Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 24831 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 25861 - Esas Yıl 2015





YYukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi M. Murat Madranefe tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :Alacaklı tarafından genel haciz yoluyla başlatılan ilamsız takipte, mallarına haciz konulması talep edilen borçlunun, ödeme emrine karşı süresi içerisinde itirazda bulunduğunu, ancak dilekçenin taranmadığını ve icra dosyasına girmediğini ileri sürerek takibin durdurulması için icra müdürlüğüne başvurduğu, icra müdürlüğü tarafından 10.10.2014 tarihinde takibin durdurulmasına karar verildiği, bunun üzerine alacaklı tarafından süresinde bir itiraz olmaması nedeniyle takibin durdurulmasına ilişkin icra müdürlüğü işleminin iptali için icra mahkemesine başvurulduğu, mahkemece istemin reddine karar verildiği anlaşılmaktadır.İİK.nun 8. ve İcra İflas Kanunu Yönetmeliği'nin 22/2. maddesi gereğince, icra ve iflas daireleri, yaptıkları muamelelerle kendilerine vaki talep ve beyanlar hakkında bir tutanak yaparlar. Sözlü itirazlar ile talep ve beyanların altları, ilgililer ve icra müdürü veya muavini veya katibi tarafından imzalanır. Ödeme emrine itiraz dilekçesinin, icra memuruna havale ettirilip icra tutanağına yazdırılmış olması gerekir. Çünkü ödeme emrine itiraz tarihi, itiraz dilekçesindeki tarih olmayıp, bu dilekçenin icra tutanağına geçirildiği tarihtir (HGK.13.5.2009 tarih ve 2009/12-185 E.- 2009/182 K). İcra müdürlüğünce, itiraz dilekçesi tarihinin, önceki bir tarih olarak bildirilmesine itibar edilemez.Somut olayda, borçluya örnek 7 ödeme emrinin 15.08.2014 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun 15.08.2014 tarihli itiraz dilekçesinin, icra müdür yardımcısı Cahide Dilgöz tarafından havale edilip imzalandığı, ancak tutanağa geçirilmediği, ayrıca itiraz dilekçesinin, UYAP sistemine 17.10.2014 tarihinde ödeme emrinin tebliğinden itibaren 7 günlük süreden sonra kaydedildiği görülmektedir. Bu durumda borçlunun itirazının süresinde olduğunun kabulü mümkün değildir. O halde mahkemece yukarıda açıklanan nedenlerle şikayetin kabulü yerine yazılı gerekçe ile istemin reddi yönünde hüküm tesisi isabetsiz olup bozmayı gerektirmiştir.SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366. ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 19/10/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.