Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 23241 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 18504 - Esas Yıl 2015
Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Şikayetçi borçlu icra mahkemesine süresinde yaptığı başvuruda; sair şikayet nedenleri ile birlikte İstanbul 21.İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2014/280 esas sayılı dosyasında meskeniyet bedelinin artırılması istemli dava ile İstanbul Anadolu 3.İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2014/755 Esas sayılı dosyasında yaptıkları şikayet sonuçlanmadan, satış işlemlerine devam edildiğini ileri sürerek ihalenin feshini istemiş, mahkemece, düşen hacze dayalı olarak ve meskeniyet iddiasına dayalı haczedilmezlik şikayeti çerçevesinde belirlenen bedelin güncel verilere göre yeniden tespiti talepli İstanbul 21.İcra Hukuk Mahkemesi'nde açılan 2014/280 esas sayılı dosya derdest iken yapılan satışın usulsüz olduğu kabul edilerek 11.09.2014 tarihli ihalenin feshine karar verildiği anlaşılmıştır. Takip dosyası incelendiğinde, şikayetçi borçlu tarafından yapılan meskeniyet şikayeti neticesinde, İstanbul 6.İcra Hukuk Mahkemesi'nin 19.09.2012 tarih ve 2011/777 Esas, 2012/944 Karar sayılı kararı ile "taşınmazın 200.000 TL'den aşağı olmamak üzere satılmasına, borçlunun ekonomik ve sosyal durumuna uygun kendisine taşınmaz alabilmesi için satıştan kalan 200.000 TL'nin kendisine ayrılmasına" karar verildiği, yine borçlu tarafından, ihaleden önce İstanbul Anadolu 3.İcra Hukuk Mahkemesi'ne (2014/755 Esas) yapılan başvuruda, usulsüz tebligat şikayeti ve meskeniyet şikayetinde bulunulup satışın durdurulmasının istendiği, mahkemece, satışın durdurulması talebi reddedilerek 02.12.2014 tarihinde (ihaleden sonraki tarihte) meskeniyet şikayeti yönünden yetkisizlik kararı verildiği, borçlunun, meskeniyet iddiasına dayalı haczedilmezlik şikayeti çerçevesinde belirlenen bedelin, güncel verilere göre yeniden tespiti talepli olarak İstanbul 21.İcra Hukuk Mahkemesi'ne (2014/280 Esas) yaptığı başvurunun ise, satış durdurulmaksızın ihaleden sonraki tarihte reddine karar verildiği anlaşılmaktadır.Borçlunun, şikayet dilekçesinde, İİK'nun 106.-110.maddelerine dayalı olarak taşınmaz üzerindeki haczin düştüğü yönünde iddiası bulunmadığı halde, mahkemece haczin düştüğü gerekçesiyle ihalenin feshine karar verilmesi isabetsizdir.Öte yandan İİK'nun 364/3. maddesine göre; "Temyiz, satıştan başka icra muamelelerini durdurmaz."Somut olayda; ihaleden önceki tarihte İstanbul 21.İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2014/280 Esas sayılı dosyası ile İstanbul Anadolu 3.İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2014/755Esas sayılı dosyalarında yapılan şikayet neticesinde, İİK'nun 22.maddesi gereğince verilmiş icranın durdurulması kararı bulunmadığından, meskeniyet iddiasına dayalı haczedilmezlik şikayeti çerçevesinde belirlenen bedelin güncel verilere göre yeniden tespiti talepli açılan davanın devam ettiği, bu nedenle ihalenin usulsüz olduğu gerekçesiyle ihalenin feshine karar verilmesi isabetsizdir. O halde, mahkemece, şikayetçi borçlunun, şikayet dilekçesinde ileri sürdüğü sair fesih nedenlerinin incelenerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile ihalenin feshi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir.SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 06/10/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.