MAHKEMESİ Asliye Ticaret MahkemesiTaraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde müflis davalı şirket iflas idaresi vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.- K A R A R -Davacı vekili, müvekkilinin ... Bankası ... Şubesi'ne üç ayrı hesabı bulunduğunu, bankanın yöneticileri tarafından bu paraların İmar Bankasına yatırıldığı izlenimi verildiği halde paraların off-shore hesaplarına geçirildiğini, müvekkilinin off-shore hesabı ile İmar Bankası hesabı ayrımını bilebilmesinin mümkün olmadığını, müvekkilinin ...Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 2004/357 Esasında açtığı davada mahkemece, davalı ... Bankası A.Ş. aleyhine açılan dava erken açıldığından ret edilmiş ise de davalı ... Bankası...i davanın kabul ederek alacağa hükmedildiğini ileri sürerek, icaret Mahkemesi'nin 2004/357 Esas ve 2009/69 Karar sayılı ilamında likit hale gelen ve mahkeme kararı esasları dairesinde doğan asıl alacak faiz ve yargılama giderlerinin tamamının yine aynı mahkeme kararında belirtilen faiz oranı ve belirtilen tarihlerden itibaren, davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Müflis davalı şirket iflas idaresi vekili, yetkili mahkemenin...Asliye Ticaret Mahkemeleri olduğunu, ... Şti. ile ...Bankası A.Ş.'nin farklı tüzel kişilik olması nedeniyle müvekkiline husumet yöneltilemeyeceğini, davacının iflas masasına başvurusunun iflas idaresinin 25.08.2011 tarihli kararı ile talep edilen alacağın banka nezdinde bulunmadığından ve başvuru harcı bulunmadığından reddedildiğini, davacının kendi isteği ile paranın off-shore hesabına yatırıldığını savunarak, davanın reddini istemiştir.Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; davacının masaya başvurusu olmadan doğrudan kayıt kabul davası açmasında hukuka aykırı bir yön bulunmadığı, davalının, davacının da içinde bulunduğu bir kısım mevduat müşterilerinden topladığı mevduatı ... Şti.'ne devretmediği halde kayden Off-Shore bankasına aktarmış gibi göstererek aslında yine Türkiye'de ve özellikle de davalı bankanın hissedarları, ortağı veya kardeş kuruluşu mahiyetindeki firmalara kredi verilmiş gibi gösterdiği, bu sebeple ilgili bankanın işlemlerinin haksız eylem oluşturup kanuna karşı hile olduğundan mudiye karşı sorumluluğunu ortadan kaldırmayacağı, davanın kayıt kabul davasına dönüştüğü gerekçesiyle davanın kabulü ile; 46387405 hesap numarasına yatırılan 253.498,45 TL, 46387406 hesap numarasına yatırılan 506.714,37 TL, 46387407 hesap numarasına yatırılan 980.193,09 TL'lik toplam 1.740.405,93 TL'nin 19.03.2003 tarihinden itibaren 3095 sayılı yasanın 4/a maddesi gereğince yürütülecek temerrüt faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiştir.Kararı, müflis davalı şirket iflas idaresi vekili temyiz etmiştir.1-Davacı tarafça müflis davalı bankanın yöneticilerinin yönlendirmesi ile İmar Bankası Off-Shore Ltd. Şti.'ne 2003 tarihinde yatırılan paranın tahsili istenmiştir.04.06.1958 gün ve 15/6 sayılı İBK'da da belirlendiği gibi, dava tarihi itibariyle yürürlükte bulunan HUMK'nın 74, 75 ve 76. maddeleri gereğince hakim, tarafların ileri ../..sürdükleri maddi vakıalar ve bunlara bağlı netice-i taleplerle bağlı ve fakat hukuki tavsiflerle bağlı olmayıp, kanunları re'sen uygulamakla ve neticeye vardırmakla yükümlüdür. HMK'nın 24/1, 25, 26. madde hükümlerinde de aynı yönde düzenleme getirilmiştirDavacı tarafça dava, alacak davası olarak nitelendirilmiş ise de, iflas tarihinden önce doğan bir borcun tahsilinin istenmesinin kayıt kabul istemini içerdiğinin, davanın kayıt kabul davası olduğunun kabulü gerekir. Mahkemece de, gerekçede bu husus isabetli olarak tespit edilmiş olup, bu dava iflastan önce açılmadığı halde, hüküm fıkrasında bu davanın "kayıt kabul davasına dönüştüğü de nazara alınarak" ibaresine yer verilmesi maddi hataya dayalı olup, bunun sonuca bir etkisi olmamıştır.İİK'nın 235. maddesi uyarınca, sıra cetveline itiraz edenler, cetvelin ilanından itibaren onbeş gün içinde iflasa karar verilen yerdeki ticaret mahkemesine dava açmaya mecburdurlar. Davalı bankanın, aleyhine açılmış bulunan .... Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 2004/132 E, 2005/361 K. sayılı kararıyla 08.06.2005 tarihinde iflasına karar verildiği anlaşılmıştır. Bu durumda mahkemece, İstanbul Ticaret Mahkemeleri'nin kesin yetkili olduğunun kabulü ile HMK'nın 114/1-ç ve 115/2. madde hükümleri uyarınca kesin yetkiye ilişkin dava şartı noksanlığı bulunduğu gerekçesiyle, davanın usulden reddine karar verilmesi gerekirken, yanılgılı gerekçe ile yetki itirazının reddi ve uyuşmazlığın esasının incelenmesi doğru görülmemiştir.2-Bozma nedenine göre, müflis davalı şirket iflas idaresi vekilinin temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine gerek görülmemiştir.3-Kabule göre; İİK'nın 195. maddesine göre iflas masasına yazılacak alacakların iflas tarihi itibariyle hesaplanıp, belirlenmesi gerekir. İflasın açılması ile ipotekle temin edilen alacaklar hariç, diğer alacaklar muaccel hale gelir ve iflasın açıldığı tarihe kadar işleyen faizler ve takip masrafları da asıl alacağa eklenerek masaya yazılır. Asıl alacağa faiz işlemeye devam ederse de, bu ancak tasfiye bakiyesi kalırsa ayrıca ödenir. Kayıt kabul davalarında tahsile değil, alacağın iflas masasına kaydına karar verilmekle yetinilir. Alacağın ödenmesi ancak tasfiye sonunda masa mevcudunun sıra cetveline uygun biçimde dağıtımı aşamasında gerçekleşir ve alacakların tam olarak ödenip ödenmeyeceği ancak bu aşamada anlaşılabilir. Bu durumda mahkemece, davanın kayıt kabul davası olduğu gerekçede kabul edildiğine göre, iflas tarihi itibariyle davacının alacağı ve fer'ileri tespit ettirilerek talep miktarı da dikkate alınarak, alacağın iflas masasına kayıt ve kabulüne karar verilmesi gerekirken, iflas tarihinden sonra işleyecek faizleri de içerecek şekilde tahsil hükmü kurulması doğru olmamıştır.SONUÇ:Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, hükmün re'sen BOZULMASINA, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, müflis davalı şirket iflas idaresi vekilinin temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, kararın tebliğinden itibaren 10 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 03.04.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.