Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 2277 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 1913 - Esas Yıl 2016
İNCELENEN KARARINMAHKEMESİ : Asliye Hukuk MahkemesiTaraflar arasında görülen dava sırasında davalı vekili tarafından reddi hâkim yoluna başvurulmuştur.Ret talebini inceleyen merci tarafından verilen kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmiş olmakla, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü:K A R A RTaraflar arasında görülen dava sırasında davalı vekili tarafından sunulan 21.12.2015 tarihli dilekçe ile özetle; "...karşı taraf vekilinin belirttiği yan parselin fiyatı dikkate alınarak buna göre karar verilmesi talebine keşif sırasında gerekçelerini sunarak itiraz ettikleri sırada hâkimin bilirkişilerin hesap yaparken yan parsele verilen fiyattan ayrılmamaları gerektiğini, yan parselin davası ile bu davanın açılış tarihlerinde fark olmadığını beyan ederek bilirkişileri etki altına almaya çalıştığı, bilirkişiler üzerinde baskı kurduğu, hâkimin duruşmanın yapıldığı celsede 3 gün sonrasına keşif kararı verdiği...” gerekçeleriyle reddi hâkim yoluna başvurulmuştur.Reddedilen Hâkim tarafından, talebin reddi gerektiği yönünde görüş belirtilmesi üzerine, dosyayı inceleyen merci tarafından reddi hâkim talebinin reddine, ret talebinde bulunan davalı vekilinin 500,00.-TL disiplin para cezasına hükmedilmesine yer olmadığına ilişkin verilen karar, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.İncelenen dosya kapsamına göre, hâkimin reddi için ileri sürülen hususlar HMK’nın 36. maddesinde tanımı yapılan sebeplerden değildir. Açıklanan nedenlerle, reddi hâkim talebinin reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Ancak; davalı vekilinin müvekkili davalı nam ve hesabına reddi hâkim talebinde bulunduğu gözetilmeksizin davalı vekili aleyhine disiplin para cezasına hükmedilmesi doğru değil ise de bu husus hükmün bozulmasını ve yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hükmün düzeltilerek onanması uygun görülmüştür.Bu nedenle, hükmün 3. nolu bent olarak yazılması gerekirken 2 nolu bent olarak yazılan ”2-Ret talebinde bulunan davalı vekilinin HMK'nın 42/2. maddesince 500.- TL para cezası ile cezalandırılmasına, para cezasının tahsilinin dosyanın ilgili mahkemeye gönderilmesinden itibaren iki hafta içerisinde mahkemesince yapılmasına,” ibaresinde yazan “davalı vekilinin” ibaresi kaldırılarak yerine “davalının” ibaresinin yazılması sureti ile düzeltilmesine ve hükmün (6100 sayılı Kanunun geçici 3. maddesi atfıyla) HUMK’nın 438/7. maddesine göre düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine 25/02/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.