Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 22649 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 19593 - Esas Yıl 2014





YYukarıda tarih ve numarası yazılı Mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki davacı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden Daire'ye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: KARARBorçlu vekili İcra Mahkemesi'ne başvurusunda; alacaklı tarafından müvekkili idare aleyhine Anadolu 9. İcra Müdürlüğü'nün 2009/6881 Esas sayılı takip dosyası ile icra takibi başlatıldığını, takibe konu Gölcük Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 26.12.2001 tarih ve 2001/1246 Esas, 2001/1301 sayılı ilamına dayalı olarak birçok icra takibi yapıldığını, gerekli tüm ödemeler yapılarak borcun itfa edildiğini belirterek, takibin iptaline karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece, borçlunun mükerrer takibe ve itfaya ilişkin şikayetini yasal 7 günlük süre içinde yapmadığı belirtilerek şikayetin süreden reddine karar verilmiş, hüküm borçlu vekili tarafından temyiz edilmiştir. İİK'nun 33/1 maddesine göre, zamanaşımı, imhal ve itfa sebeplerine dayanılarak yapılan itirazların, 7 günlük süre içinde yapılması gerekir. Ancak takibin mükerrer olduğu yönündeki şikayet ilamlı icra takibinde ilama aykırılık nedeni içinde değerlendirilmelidir. Bu nedenle mükerrer takibe ilişkin başvuru İİK'nun 16/2. maddesine göre süresiz şikayete tabidir (HGK'nun 21.06.2000 tarih, 2000/12-1002 sayılı kararı). Mahkemece, borçlu vekilinin şikayetinin esası incelenerek oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi isabetsizdir SONUÇ: Borçlu vekilinin temyiz itirazının kabulü ile Mahkeme kararının yukarıda açıklanan nedenle İİK'nun 366. ve 6100 sayılı HMK'nun Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK'nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, taraflarca İİK'nun 366/3. maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, 16.12.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.