Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 22365 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 11945 - Esas Yıl 2014





Dava, yersiz ödenen sağlık giderlerinin tahsili istemine ilişkindir.Mahkeme, ilâmında belirtildiği şekilde davanın reddine karar vermiştir.Hükmün, davacı Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.Dosya kapsamına göre; davacı vekili, son celsede ve 06.03.2014 tarihli dilekçesi ile davayı ıslah etmek istemiş, Mahkemece bu talebi ile ilgili bir karar verilmeden davanın reddine hükmedilmiştir.6100 sayılı HMK.' nın Islah ve Maddi Hataların Düzeltilmesi başlığını taşıyan bölümünün; Maddi hataların düzeltilmesi başlığını taşıyan 183. maddesinde, "Tarafların veya mahkemenin dava dosyasında bulunan belgelerdeki açık yazı ve hesap hataları, karar verilinceye kadar düzeltilebilir. Taraflardan birinin yazı veya hesap hatasını düzeltmesi sonucu yargılama uzamışsa, yargılama giderlerinin belirlenmesinde bu durum da dikkate alınır." Kapsamı ve sayısı başlıklı 176. maddesine göre, "Taraflardan her biri, yapmış olduğu usul işlemlerini kısmen veya tamamen ıslah edebilir.Aynı davada, taraflar ancak bir kez ıslah yoluna başvurabilir." Islahın zamanı ve şekli başlıklı 177. maddesine göre, "Islah, tahkikatın sona ermesine kadar yapılabilir. Islah, sözlü veya yazılı olarak yapılabilir. Karşı taraf duruşmada hazır değilse veya ıslah talebi duruşma dışında yapılıyorsa, bu yazılı talep veya tutanak örneği, haber vermek amacıyla karşı tarafa bildirilir." düzenlemelerini içermektedir.Bilindiği üzere, 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu 83 ve devamı (6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 176 vd.) maddelerinde düzenlenmiş olan ıslah; taraflardan birinin usule ilişkin bir işlemini kısmen veya tamamen düzeltmesine olanak tanıyan bir yöntem olup; iddiayla savunmanın genişletilmesi yasağının istisnaların biridir ( Prof. Dr. Baki Kuru, Hukuk Muhakemeleri Usulü, B. 6, C. IV, İstanbul 2001, s. 3965).Islah müessesesi, dava değiştirme, başka deyişle iddia ve müdafaanın değiştirilmesi veya genişletilmesi yasağını bertaraf eden bir imkân olmakla; bu suretle, aslında yasal itirazla karşılaşabilecek olan herhangi bir taraf muamelesi, ıslah kurumunun yardımıyla artık bu itirazı davet etmeksizin yapabilmektedir (Prof. Dr. Saim Üstündağ, Medeni Yargılama Hukuku, C. I, II, B. 5, İstanbul 1992, s. 534).Mahkemece; yukarıda açıklanan maddi ve hukuki ilkeler doğrultusunda, Hukuk Muhakemeleri Kanununun 26’ncı maddesi uyarınca hâkimin her iki tarafın iddia ve savunmalarıyla bağlı olduğu dikkate alınıp, davacı Kurumun 5502 sayılı Sosyal Güvenlik Kurumu Kanunu’nun 36’ncı maddesi uyarınca harçtan muaf olduğu da gözetilerek, ıslah ile artırılan istemi hakkında olumlu veya olumsuz bir karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.O halde, davacı avukatının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.SONUÇ : Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 26.12.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.