Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 21956 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 21718 - Esas Yıl 2014





Tebliğname No : 15 - 2013/160424MAHKEMESİ : Alanya(Kapatılan) 2. Sulh Ceza MahkemesiTARİHİ : 13/12/2012NUMARASI : 2010/828 (E) ve 2012/1177 (K)SUÇ : Güveni kötüye kullanmaDosya incelenerek gereği düşünüldü;Katılan sıfatını alabilecek şekilde suçtan zarar görmüş olan şikayetçi vekilinin CMK'nın 260. maddesi uyarınca kurulan hükmü temyiz ve kamu davasına katılma hakkı bulunduğunun anlaşılması karşısında, CMK'nın 237/2 maddesi uyarınca davaya katılmasına karar verilerek yapılan incelemede,Güveni kötüye kullanma suçunun oluşabilmesi için; failin bir malın zilyedi olması,malın iade edilmek veya belirli bir şekilde kullanmak üzere faile rızayla tevdi ve teslim edilmesi, failin kendisine verilen malı,veriliş gayesinin dışında, zilyedi olduğu malda malikmiş gibi satması, rehnetmesi tüketmesi,değiştirmesi veya bozması ve benzeri şekillerde tasarrufta bulunması ya da devir olgusunu inkar etmesi şeklinde, kendisine veya başkasına yarar sağlaması gerekmektedir.Katılan L.. A..'ın Ankara'dan kiralamış olduğu .... plakalı Ford Focus marka aracı işleri sırasında kullanıp daha sonra iade etmesi için sanık İ.. S..'a Alanya ilçesi ... Beach Otelin önünde bir ay kullanıp iade etmesi için 2010 yılının Nisan ayının ilk haftasında teslim ettiği, Mayıs ayında sanığın aracı teslim etmesi gerekirken etmediği iddia olunan somut olayda; sanığın arabayı aldığını fakat sonrasında şikayetçiye teslim ettiğini beyan etmesi karşısında, gerçeğin kuşkuya yer brıakmayacak şekilde tespiti bakımından kiralanan aracın kiralandığı şirketin tespiti, bu aracın tesliminin nerede ne şekilde yapıldığının belirlenmesi sonucuna göre sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri gerekirken eksik inceleme ve araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması,Bozmayı gerektirmiş,katılan vekilinin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görülmüş olduğundan, hükmün 5320 sayılı yasanın 8.maddesi uyarınca uygulanması gereken CMUK'nın 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, 23/12/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.