Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 21921 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 955 - Esas Yıl 2013





Tebliğname No : 11 - 2011/3475MAHKEMESİ : Cihanbeyli Asliye Ceza MahkemesiTARİHİ : 25/02/2010NUMARASI : 2007/10 (E) ve 2010/85 (K)SUÇ : Resmi belgede sahtecilik, Askerlikten kurtulmak için hile yapmaYerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;I- Sanık müdafıinin, sanık hakkında askerlikten kurtulmak için hile yapma suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;Sanığın, askerlik işlemlerini geciktirmek amacıyla sahte öğrenci belgesi düzenleyerek, bu belgeyi askerlik şubesine ibraz edip sevkinin ertelemesini sağlamak suretiyle 1632 sayılı Yasa'ya muhalefet suçunu işlediği iddiası ile açılan davanın yargılaması sonucunda, sanık hakkında 1632 sayılı Yasa'nın 81/1.maddesi uygulanmak suretiyle cezalandırılmasına karar verilmiş ise de,Sanığın eylemine uygulanan 1632 sayılı Askeri Ceza Kanunu'nun 81/1.maddesinde "Askerlik çağına girenlerden askerlikten büsbütün veya kısmen kurtulmak kastıyla ismini değiştirenler, başkasını kendi yerine tabib muayenesine veya askere gönderenler, başkasının hüviyet cüzdanını veya askeri vesikasını kullananlar, askerlik işlerinde sahte şehadetname veya evrak kullanan yahut her ne suretle olursa olsun hile ve desise yapanlarla kıt'aya veya bir müesseseye intisab ettikten sonra kendisinin yapmaya mecbur olduğu hizmetten büsbütün veya kısmen kurtulmak kasdile hile yapanlar on seneye kadar ağır hapis cezası ile cezalandırılırlar." hükmü öngörülmüş bulunmaktadır. Askeri Yargıtay Daireler Kurulu'nun 18.03.1999 gün ve 1999/27-56 sayılı kararında belirtildiği gibi anılan kanun maddesinde 81.madde ile yaptırım altına alınan eylem açıkça, askerlik işlemlerinin geciktirilmesine yönelik eylemleri değil "büsbütün veya tamamen" kurtulmayı kapsamaktadır.Şu hale göre, sanığa isnat edilen suçun unsurlarının oluşmadığı gözetilerek beraatine karar verilmesi yerine, yazılı şekilde hüküm kurulması,II- Sanık müdafıinin, sanık hakkında resmi belgede sahtecilik suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde ise;Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de;1-Sanığın, askerlik işlemlerini geciktirmek amacıyla sahte öğrenci belgesi düzenleyerek, bu belgeyi askerlik şubesine ibraz edip sevkinin ertelemesini sağlamak suretiyle resmi belgede sahtecilik suçunu işlediği iddiası ile açılan davanın yargılaması sonucunda, sanık hakkında TCK'nun 204/1.maddesi uygulanmak suretiyle cezalandırılmasına karar verilmiş ise de,Bu tür suçlara konu eylemler değerlendirilirken, bu eylem ve hareketlerin bu konuda işlem yapmakta görevli olan kimseleri aldatabilecek nitelik ve kabiliyette olması ve aldatma kabiliyetinin bulunup bulunmadığı belirlenirken de, yapılan hilenin ortalama dikkat, bellek ye muhakeme yeteneğine sahip bir kişiyi aldatmaya elverişli olması gerekmektedir. Eylem ve hareketlerin aldatma yeteneğine sahip olmamasına rağmen ilgili kuramların bu belgeler üzerinde veya sergilenen hareketler karşısında yapması icap eden inceleme, mukayese ve kontrol işlemlerini özensiz veya dikkatsiz bir şekilde yapması veya hiç yapmaması sonucu, amaçlanan netice meydana gelmesi halinde ise, failin hareketleri esasen aldatma yeteneği bulunmayan sahte belgeleri veya davranışları suçun oluşumu açısından elverişli vasıta haline dönüştürmeyecektir.Bu açıklamalar ışığında, dosya kapsamında yapılan incelemede, sanığın askere sevkini erteletmek amacıyla askerlik şubesine sunduğu öğrenim belgesinin olduğunun anlaşılması üzerine suç duyurusunda bulunulduğu ve daha sonra ilgili okulla yapılan yazışmalar sonucunda, anılan belgesinin sahte olarak düzenlendiğinin tespit edildiği yönünde bilgi ve belgeler bulunmakta ise de, dava konusu belgenin aldatma yeteneğinin bulunup bulunmadığının tespiti bakımından, suç tarihi itibariyle sevk erteleme işlemlerinin nasıl gerçekleştirildiği, mutat uygulamanın öğrenim durumunu gösteren belgelerin okullar tarafından re'sen gönderilmesi şeklinde mi yoksa ilgili kişiler tarafından temin edilerek ibraz edilmek şeklinde mi olduğu, bu tür belgeler ilgili kişiler tarafından ibraz edilmekte ise, kuşku üzerine mi yoksa her durumda mı askerlik şubelerince okullarla yazışma yapılarak belgelerin sıhhatinin araştırıldığı hususları belirlenip, tüm deliller birlikte değerlendirilmek suretiyle sanığın hukuki durumun tayin ve takdiri yerine, eksik araştırma sonucu yazılı şekilde hüküm kurulması,Kabul ve uygulamaya göre de;2- CMK'nun 231.maddesinde yer alan objektif ve sübjektif koşullar tartışma konusu yapılmadan, "sanığın üzerine atılı suçun niteliği ve sanığın eylemlerinin çokluğu dikkate alınarak" şeklindeki yasal olmayan gerekçe ile sanık hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilmesi,3-Dava konusu sahte belgenin üzerinde, tanzim tarihi olarak 06.04.2005 yazılı ise de, bu belgenin ilgili askerlik şubesine ibraz tarihi araştırılıp, ibraz tarihinin 5237 sayılı TCK'nun yürürlük tarihi olan 01.06.2005'ten öncesine denk geldiğinin tespit edilmesi halinde,Olaya, suç tarihinde yürürlükte bulunan 765 sayılı TCK ile suç tarihinden sonra yürürlüğe giren 5237 sayılı TCK'nun ilgili bütün hükümleri uygulanarak, elde edilecek sonuçların birbiriyle karşılaştırılması ve karar yerinde tartışılması suretiyle lehe olan yasanın belirlenmesi ve sonucuna göre hüküm kurulması gerektiği hususu düşünülmeden, eksik araştırma sonucu yazılı şekilde hüküm kurulması,Yasaya aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün 5320 sayılı Yasa'nın 8/1.maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK'nun 321.maddesi uyarınca BOZULMASINA, 23.12.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.