Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 21444 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 4463 - Esas Yıl 2014





S.. D.. ile M.. K.. aralarındaki muhdesat aidiyetinin tespiti davasının kısmen kabulüne ve kısmen reddine dair Bartın 2. Asliye Hukuk Mahkemesi'nden verilen 09.10.2013 gün ve 168/230 sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi dahili davalı M.. K.. tarafından süresinde istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü:K A R A RDavacı vekili, 1987 yılında evlenen davacı ile davalı Muhammet'in 1994 yılında İstanbul'a giderek çalışmaya başladıklarını, birlikte çalışarak elde ettikleri gelir ile, davalının babası adına kayıtlı 103 parsel üzerindeki tek katkı evin üzerine yeni bir kat çıktıklarını, Sarıyer Aile Mahkemesi tarafından 2009 yılında verilen boşanma kararında davacı lehine hükmedilen alacak nedeniyle Muhammet hakkında yapılan takip sonucunda dava konusu taşınmazın satışının istenip kıymet takdiri aşamasında bulunduğunu açıklayarak taşınmaz üzerinde bulunan 2 katlı yapının 2. katının ½'sinin davacıya ait olduğunun tespitine karar verilmesini istemiş, 19.02.2012 tarihli dilekçesiyle davasını kayıt maliki Muhammet'in diğer mirasçılarını da yöneltmiştir.Davalı M.. K.. 27.02.2013 tarihli yargılama oturumunda, dahili davalılar M.. K.., H.. B.., Ş.. A.. ve D.. K.. 10.10.2012 tarihli yargılama oturumunda açılan davayı kabul etmediklerini bildirmiştir.Mahkemece, dava konusu evin 2. katında bulunan ince işler ile 2. kata çıkma merdiven yapılması işi davacı S.. D.. ve ayrıldığı eşi tarafından, binanın çatısı ise müteveffa tarafından yapıldığından davanın kısmen kabulüyle, 103 parsel üzerindeki 2 katlı yapının 2. Katında bulunan dairenin ince işler ve 2. kata çıkma merdiveninin 1/2 oranında davacı tarafından yaptırılmış olduğunun tespitine karar verilmesi üzerine; Hüküm, dahili davalılardan M.. K.. tarafından temyiz edilmiştir.Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş ise de, varılan sonuç dosyada toplanan delillere ve yasal düzenlemelere uygun düşmemiştir. Şöyleki; taşınmaz üzerinde daha önce mevcut bulunan bir muhdesata yeni bölümler ilave edilmesi veya mevcut muhdesatın bakım ve onarımının yaptırılması bağımsız bir muhdesat meydana getirme niteliğinde olmayıp mevcut muhdesatın daha kullanılır hale gelmesini, bir başka deyişle muhdesattan sağlanacak faydanın artmasını sağlayan işlerdir. Kaldı ki mahkemece ince iş olarak kabulüne karar verilen, evin iç duvarlarının örülmesi, kapı ve pencerelerin takılması, sıva ve badana işi ile merdiven ve çıkma gibi donanımlar tefarruat niteliğinde olup bu tür işlerin yapılması için harcanan giderler de muhdesatın değerini artıran faydalı ve zorunlu giderlerdendir. İyileştirici nitelikteki bu giderleri tek başına karşılayan taşınmaz malik ya da maliklerinin koşullarının varlığı halinde bu giderlerden paylarına düşen kısmını Borçlar Kanunu'nun 61 ve onu izleyen maddeleri hükmüne ve sebepsiz zenginleşme kurallarına göre açacağı eda nitelikli bir alacak davası ile taşınmazın diğer maliklerinden isteyebileceği kuşkusuzdur.Öte yandan dava dilekçesinde, davacı evlilik birliği içinde müşterek kazançla inşa edildiği iddiasıyla eşinin murisi adına kayıtlı taşınmaz üzerindeki binanın ½' sinin davacıya aidiyetine karar verilmesi istenmiş olup, dava dilekçesindeki açıklamaya ve davacı ile davalılardan Muhammet boşanmış olmasına göre, davacı tespit davası yerine eda davası niteliğinde mal rejiminin tasfiyesi ile evin yapım tarihine göre 743 sayılı TKM'nin 170. maddesi uyarınca katkı payı veya 4721 sayılı TMK'nun 202 ve davamı maddelerine göre katılma alacağı isteğinde bulunabileceğinden tespit davası açmakta hukuki yararı bulunmamaktadır.Açıklanan nedenlerle, davanın hukuki yarar yokluğundan reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup iştirak halinde mülkiyete tabi taşınmaz maliklerinden dahili davalı M.. K..'nin temyiz itirazları yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, taraflarca HUMK'nun 388/4. (HMK m.297/ç) ve HUMK'nun 440/I maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine ve 74,50 TL peşin harcın istek halinde temyiz eden dahili davalı M.. K..'ye iadesine, 20.11.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.