Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 2135 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 6530 - Esas Yıl 2014
Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı kira alacağı ve tespit davasına dair karar, davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.Dava, hor kullanma tazminatı, eski hale getirme bedelinin tahsili ve erken tahliye nedeniyle kira kaybı istemine ilişkindir. Mahkeme, davanın kısmen kabulü ile davalının iki aylık kira bedelinden sorumlu tutulmasına, diğer taleplerin reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.Mahkeme kararlarında nelerin yazılacağı yürürlükten kaldırılan 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 388.maddesi ile bunun karşılığı olarak düzenlenen ve 01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 297/2. maddesinde belirtilmiştir. Buna göre, hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir.Somut olayda, Mahkemece hükmün sonuç kısmında "Kiracı kurum vekilinin 05/10/2011 tarihli kiralanan iş yerine ait anahtarı Ardeşen Noterliğine ( 6928 yevmiye no, 05/10/2011 tarih, Ardeşen Noteri İbrahim Akkuş ) teslim ettiğinden bu tarihten itibaren başlayarak iki aylık süre ile kiradan sorumlu tutulmasına" denilmek suretiyle; kararda, hükmedilen alacak miktarı belirtilmeyerek infazda tereddüt oluşturacak şekilde karar verilmiştir. Bu nedenle, infazda tereddüt yaratacak ve Yargıtay denetimine elverişli olmayan bir şekilde karar verilmesi doğru olmadığından hükmün bozulması gerekmiştir.SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı HMK.ya 6217 Sayılı Kanunla eklenen geçici 3.madde hükmü gözetilerek HUMK.nın 428.maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 04/03/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.