Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 21257 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 20079 - Esas Yıl 2015





Yukarıda tarih ve numarası yazılı Mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki davalı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden Daire'ye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:KARARBorçlu aleyhine başlatılan ilamlı takipte, 3. kişi B.. C.. İcra Mahkemesi'ne başvurusunda; muris A. oğlu E. C. adına kayıtlı T. İlçesi K. köyü ... ve ... nolu parsellere haciz konulduğunu, İcra Müdürlüğü'nce borçluların hisseleri ile yetinilmeyip taşınmazların tamamına haciz uygulandığını, belirtilen taşınmazlar üzerinde iştirak halinde mülkiyet hükümleri geçerli olduğundan haczedilebilmeleri için öncelikle İİK'nun 121 ve 94. maddelerine göre hareket edilmesi gerektiğini, Tutak Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 2008/... Esas sayılı elbirliği mülkiyetinin paylı mülkiyete dönüştürülmesi davasında alacaklının bu parseller yönünden davasından feragat ettiğini, bu kararın kesin hüküm niteliği kazandığını belirterek haciz ve satış işlemlerinin iptalini talep etmiştir.Mahkemece yapılan yargılama sonucunda şikayetin kabulü ile hacizlerin kaldırılmasına karar verilmiş, hüküm alacaklı tarafından temyiz edilmiştir.Somut olayda; İcra Müdürlüğü'nce T. K. köyü... ve ... parsel sayılı taşınmazlar için yazılan 06.06.2012 tarihli müzekkerede borçlunun E. C. mirasçıları oldukları bildirilerek bu borçluların borçları sebebiyle belirtilen taşınmazların haczi talep edilmiştir.Tutak İcra Müdürlüğü'nün 2009/... Esas sayılı icra dosyasında borçlular H. C., M. D., N. S., S. G. ve M. Ç. olup şikayetçi B.. C.. muris E. C. mirasçısı olmasına rağmen borçlu görülmemektedir. Bu durumda haczin borçlu mirasçıların miras hisseleri yönünden tatbiki mümkün olmasına rağmen mütevaffa E.C.'in malik olduğu tüm paylar üzerine haciz konulması mümkün değildir.Ayrıca İİK'nun 121. maddesine göre İcra Hukuk Mahkemesi'nden alınan yetki belgesi ile açılan ortaklığın giderilmesi davasından feragat edilmesi borçluların miras hisselerine haciz uygulanmasına engel olmadığı gibi tatbik edilmiş hacizlerin kaldırılmasını gerektirmez . Açıklanan nedenlerle İcra Mahkemesi'nce tapu kayıtlarına uygulanan hacizlerin borçluların hisseleriyle sınırlı şekilde düzeltilmesi için İcra Müdürlüğü'ne talimat yazılmasına karar vermekle yetinilmesi gerekirken yazılı gerekçelerle hacizlerin tümden kaldırılmasına karar verilmesi doğru değildir.SONUÇ: Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile Mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366. ve 6100 sayılı HMK'nun Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK'nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, taraflarca HUMK'nun 388/4. (HMK m.297/ç) ve İİK'nun 366/3. maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, 27,70 TL'nin temyiz edene istek halinde iadesine 26.11.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.