MAHKEMESİ : İstanbul(Kapatılan) 42. Asliye Ticaret MahkemesiTARİHİ : 05/03/2014NUMARASI : 2011/422-2014/44Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı itirazın iptali davasına dair karar, davacı-karşı davalı ve davalı-karşı davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.Asıl dava, kiracı tarafından kiralayanlar aleyhine açılan depozito bedelinin tahsili amacıyla başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine, birleşen dava ise,kiralayanlar tarafından kiracı aleyhine açılan eski hale getirme ve tamir süresi kirası bedelinin tahsili amacıyla başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemlerine ilişkindir. Mahkeme, asıl davanın reddine,Birleşen davanın kısmen kabulüne, itirazın kısmen iptaline, takibin 17.105,08 TL üzerinden devamına,asıl alacak 17.105,08 TL'sına takip tarihinden itibaren davacının talebini aşmamak üzere avans faizi uygulanmasına, davacıların %40 tazminat talebinin reddine, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmesi üzerine hüküm davacı-karşı davalı ve davalılar-karşı davacılar vekilleri tarafından temyiz edilmiştir.1-Dosya kapsamına, toplanan delillere, mevcut deliller mahkemece takdir edilerek karar verilmiş olmasına ve takdirde de bir isabetsizlik bulunmamasına göre tarafların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.2-Davacı kiracı vekilinin asıl ve birleşen davada verilen hükme,karşı davacı kiralayanlar vekilinin birleşen davada verilen hükme yönelik temyiz itirazlarına gelince:Asıl davada davacı kiracı vekili, dava dilekçesinde, davacı ile davalılar arasında düzenlenen 01/03/2003 başlangıç tarihli kira sözleşmesi ile davalılara ait fabrika binasının 2 yıl süre ile kiralandığını ve sözleşmenin 10.maddesi uyarınca 21.000 Usd depozito verildiğini, davacı kiracının mecuru 28/02/2011 tarihinde tahliye ettiğini ve davacının kiralayanlara sözleşmenin 2.ve 4.maddelerinde belirtilen hususlarla tüm borçlarını yerine getirdiği halde kiralayanların kiralananda zarar ve ziyan bulunduğu gerekçesiyle depozitonun iade edilmediğini, depozitonun tahsili için İstanbul 5.İcra Müdürülüğünün 2011/7007 sayılı dosyası ile davalılar aleyhine takip başlattıklarını,davalıların bu takibe mecurda 42.500 TL tutarında zarar meydana geldiğinden bahisle itiraz edip depozitoyu iade etmediklerini belirterek itirazın iptaline, takibin devamına, %40 icra tazminatına karar verilmesini talep etmiştir. Davalı kiralayanlar vekili, cevap ve birleşen davada verdikleri dava dilekçelerinde,davacı kiracının kiralananı 28.2.2011 de boşaltıp, anahtarı aynı gün davalıların şöförüne teslim ettiğini, kiralanan yerin temiz ve bakımlı olarak teslim edildiğini, ancak kira sözleşmesi müddetince taşınmazın hor kullanılması, en ufak koruma işleminin dahi uygulanmaması nedeniyle taşınmazda zarar ve ziyan oluştuğunu, depozitonun iadesi için gerekli şartların oluşmadığını, zarar ve ziyan miktarının Büyükçekmece 2.Sulh Hukuk Mahkemesinin 2011/22 d.iş sayılı dosyasında 42.500 TL olduğunun ve 2 ayda eski hale getirilebileceğinin tespit edildiğini, eski hale getirme bedeli ve 2 aylık tamir süresi kirası toplamı 79.834 TL'den 21.000 USD depozito karşılığı mahsup edildikten sonra kalan miktarolan 47.914 TL'nin tahsili için kiracı aleyhine İstanbul 14.İcra Müdürlüğünün 2011/8776 esas sayılı dosyasında takip başlatıldığını, her iki dava arasında fiili irtibat nedeniyle birleştirme kararı verilmesi gerektiğini belirterek davacının davasının reddini savunmuş, mahkemece, her iki davanın birleştirilmesi ile yapılan yargılama sonucunda,kiralanana verilen hasar bedeli ve 45 günlük tamir süresi kira bedelinden kiracının depozito alacağının mahsubundan sonra birleşen davada kiralayanların alacağının 17.105,80 TL olması nedeniyle asıl davanın reddine, birleşen davanın kısmen kabulü ile, itirazın kısmen iptaline, takibin 17.105,08 TL üzerinden devamına,asıl alacak 17.105,08 TL'sına takip tarihinden itibaren davacının talebini aşmamak üzere avans faizi uygulanmasına,davacıların %40 tazminat talebinin reddine, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiştir.Asıl ve birleşen davalarda hükme esas alınan davalı-karşı davacı kiralayanlar tarafından yaptırılan tespit sonucu hazırlanan 12.5.2011 tarihli tespit raporu ve bu tespit raporu esas alınarak yargılama sırasında mahkemece aldırılan 17.3.2013 tarihli bilirkişi raporu ile 16.9.2013 ve 10.2.2014 tarihli ek bilirkişi raporları hükme esas almaya ve yargıtay denetimine elverişli değildir. Tespit raporunda ve tespit raporu esas alınarak hazırlanan diğer raporlarda kiralanandaki hasarlar tek tek ayrıntılı olarak tespit edilmemiş,hasarlı alan ve malzemeler genel ifadelerle gösterilmiş,hasar gören yerlerin m2 si,malzemelerin marka,modelleri ayrıntılı şekilde yazılmamış,hasarlı yerlerin ve malzemelerin tamiri ve eski hale geterilmesi ya da yerine ikame edilecek yeni malzemelerin ayrı ayrı birim fiyatları gösterilmemiş,genel ifadeler ile nasıl hesaplandığı anlaşılamayan bir hasar bedeli belirlenmiş,yıpranma payları düşülmemiş,soyut ifadelerle yargıtay denetimine izin vermeyen bu raporlar hükme esas alınmıştır.Bu nedenle, mahkemece öncelikle,yeniden konusunda uzman bilirkişi ya da bilirkişilerden yeniden rapor aldırılmalı, gerektiğinde yerinde keşif yapılmalı,kiralanandaki hasarların ayrıntılı şekilde, m2, büyüklük, model, marka vs. gibi özellikleri tespit edilmeli, tespit edilen hasarlı yerler ve malzemelerin yıpranma payları düşülerek ayrıntılı bir şekilde, yargıtay denetimine elverişli kalem kalem birim fiyatları belirlenip hasıl olacak sonuca göre kiralananda meydana gelen hasar bedelinin tespiti gerekirken yazılı şekilde eksik ve yetersiz tespit ve bilirkişi raporları esas alınarak hüküm verilmesi doğru değildir.Ayrıca, kiralanana verilen hasarın eski hale getirilme süresinin 45 gün olarak kabulünde usulsüzlük bulunmamaktadır. Ancak, hasarın tamiri için gereken 45 günlük süre kirasının hesabında davacı-karşı davalı kiracı tarafından tahliyeden önce son ödenen aylık kira parası üzerinden hesaplanması gerekirken hatalı şekilde kiralananın yeniden kiralandığı 3.kişi ile düzenlenen kira sözleşmesindeki kira parası esas alınarak hesaplanması doğru değildir.Hüküm bu nedenlerle bozulmalıdır.SONUÇ;Yukarıda 2 nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı-karşı davalı kiracı ve karşı davacı-davalı kiralayanlar vekillerinin temyiz itirazlarının kabulü ile Asıl ve Birleşen davalarda verilen hükmün BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 03.03.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.