Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 20889 - Karar Yıl 2013 / Esas No : 27194 - Esas Yıl 2013
Davacı işçi, iş sözleşmesinin geçerli sebep olmadan işverence feshedildiğini ileri sürerek feshin geçersizliğine ve işe iadesine karar verilmesini, işe başlatılmama halinde ödenmesi gereken tazminat ile boşta geçen süre ücretinin belirlenmesini istemiştir.Davalı işveren, davacının 19.02.2013 tarihinde ihbar ve kıdem tazminatını alarak işten ayrılmak istediği yönündeki talebine istinaden iş sözleşmesinin “karşılıklı iş ilişkisine son verme anlaşması” çerçevesinde karşılıklı olarak son erdirildiğini, bozma anlaşması nedeniyle işe iade talebine bulunamayacağını belirterek davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur.Mahkemece iş sözleşmesinin davalı işverenece feshedildiği, fesih bildirimin yazılı ve fesih nedeninin açık ve kesin bir şekilde belirtilmediği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.Karar davalı işveren tarafından temyiz edilmiştir.Taraflar arasında iş sözleşmesinin kim tarafından ve ne şekilde sona erdirildiği uyuşmazlık konusudur.Taraflar arasındaki iş ilişkinin bozma sözleşmesi yoluyla sona erip ermediği hususu temel uyuşmazlığı oluşturmaktadır. 4857 sayılı İş Ka-nunu'nun 18.ve devamı maddelerinde öngörülen iş güvencesi hükümlerinden yararlanmak için iş sözleşmsenin işveren tarafından feshedilmesi gerekir.Bozma sözleşmesi (ikale) yasalarımızda düzenlenmiş değildir. Sözleşme özgürlüğünün bir sonucu olarak daha önce kabul edilen bir hukuki ilişkinin, sözleşmenin taraflarınca sona erdirilmesinin de mümkündür. Sözleşmenin doğal yollar dışında tarafların ortak iradesiyle sona erdirilmesi yönündeki işlem ikale olarak değerlendirilmelidir.İkale, sözleşmenin tarafların ortak iradeleriyle sona erdirilmesidir. Niteliği itibariyle bir sözleşme olması nedeniyle ikale tarafların serbest iradelerine dayanmalıdır. Ayrıca ikale icabı işverenden gelmişse kanuni tazminatlarına ilaveten işçiye ek bir menfaatın sağlanması (makul yarar) gerekir. Aksi halde iş sözleşmesinin ikale ile sona erdirildiğinden söz edilemez.Somut olayda, mahkemece taraflar arasındaki bozma sözleşmesinde davacının makul yararının karşılanmadığı gözetilerek feshin geçerli nedene dayanmadığı kabul edilip dava konusu istekler hüküm altına alınmış ise de, işçinin makul yararının sağlanması şartının ikale teklifinin işveren tarafından geldiğinde arandığı gözetilmeden ve tarafların bildirdikleri tanıkların bilgisine başvurulmadan bu sonuca varılması isabetli bulunmamıştır. Tarafların delil listelerinde isimleri belirtilmiş olan tanıkların bilgisine başvurularak davacının iradesinin sakatlandığına dair iddiası duraksamaya yer vermeyecek biçimde açıklığa kavuşturulmalı ve oluşacak sonuca göre karar verilmelidir.Mahkemece bu yönler gözetilmeden eksik araştırma ve inceleme ile karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.SONUÇTemyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebeplerden BOZULMASINA peşin alınan temyiz harcının isteği halinde davalıya iadesine, 07.10.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.