Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 20824 - Karar Yıl 2011 / Esas No : 13234 - Esas Yıl 2011





Davacı, davalı alacaklı banka tarafından hakkında 28.03.2009 vade tarihli 4.000.00.TL.bedelli senede dayanarak icra takibi başlatıldığını, takibe dayanak senedin kendisi ile K..Ltd.Şti.arasında düzenlenen 29.03.2008 tarihli gayrimenkul satış sözleşmesine istinaden verilen 100.000.00 TL. tutarındaki 47 senetten ilki olduğunu, bu senetlerin tümünün tahsil amacı ile K...Ltd. Şti. tarafından bankaya tevdii edildiğini, ancak K...Ltd. Şti. edimlerini yerine getirmediğinden, Kocaeli Birinci Asliye Hukuk Mahkemesi (Tüketici Mahkemesi sıfatıyla) nin 2009/110 esas 2009/345 sayılı kararı ile sözleşmenin feshi ve 47 adet senedin iptaline karar verilmesi için açılan davada kararın kesinleştiğini, bu sebeple icra takibine konu senetten dolayı davalıya borçlu olmadığının tespitini istemiştir.Davalı, davanın reddini dilemiştir.Mahkemece, davanın görev yönünden reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir.4822 Sayılı Yasa ile değişik 4077 Sayılı Yasa'nın amaç başlıklı 1.mad-desinde yasanın amacı açıklandıktan sonra kapsam başlıklı 2.maddesin-de “Bu kanun, birinci maddesinde belirtilen amaçlarla mal ve hizmet piyasalarında tüketicinin taraflardan birini oluşturduğu her türlü işlemini kapsar.” Hükmüne yer verilmiştir. Yasanın 3.maddesinde; Mal; alışverişe konu olan taşınır eşyayı, konut ve tatil amaçlı taşınmaz malları ve elektronik; ortamda kullanılmak üzere hazırlanan yazılım, ses, görüntü ve benzeri gayri maddi malları; Hizmet; bir ücret veya menfaat karşılığında yapılan mal sağlama dışındaki her türlü faaliyeti ifade eder. Satıcı; kamu tüzel kişileri de dahil olmak üzere ticari veya mesleki faaliyetleri kapsamında tüketiciye mal sunan gerçek veya tüzel kişileri kapsar. Tüketici ise bir mal veya hizmeti ticari veya mesleki olmayan amaçlarla edinen kullanan veya yararlanan gerçek ya da tüzel kişiyi ifade eder; şeklinde tanımlanmıştır.Yine 6/A maddesinde, taksitle satış hükümleri düzenlenmiştir. Aynı Yasa'nın 23.maddesinin 1.fıkrasında ise “bu kanunun uygulanmasıyla ilgili olarak çıkacak her türlü ihtilaflara tüketici mahkemelerinde bakılır” hükmüyle kanunun uygulanmasından doğacak ihtilaflara bakacak görevli mahkeme belirtilmiştir.Somut olayda, davacı satın aldığı konut bedeline ilişkin keşide edip dava dışı yükleniciye verdiği senetlerden dolayı borçlu olmadığının tespitini isteyerek eldeki davayı açmıştır. Davalı ise iyiniyetli hamil olduğunu savunmuştur. Dosya kapsamından dava dışı yüklenici ile yapılan satışın taksitli satış olduğu saptanmaktadır. Taksitli satış sebebiyle düzenlenen senetlerin nama düzenlenmesi gerektiği 4077 Sayılı Yasa'nın 6/A maddesi gereğidir. Bu senedi ciro yoluyla ele geçiren davalı bankaya karşı da yükleniciye karşı ileri sürülebilecek itiraz ve def'ilere dayanılabilir. Davacı tüketici olup, uyuşmazlığı görmekle görevli mahkeme Tüketici Mahkemesidir. Mahkemece, Tüketici Mahkemesi sıfatıyla işin esası incelenerek, sonucuna uygun bir karar verilmesi gerekirken, görevsizlik kararı verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.SONUÇYukarıda açıklanan nedenlerle temyiz edilen kararın davacı yararına BOZULMASINA, 27.12.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.