Davacılar A.Ş. vd vekili Av.T.K. tarafından, davalılar N.K. vd aleyhine 27/09/2002 gününde verilen dilekçe ile tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 11/10/2011 günlü kararın Yargıtay'ca incelenmesi davalı N.K. tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü:Dava, haksız fiil nedeniyle uğranılan maddi ve manevi zararın tazminine ilişkindir.Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı N.K. tarafından temyiz olunmuştur.Davacı vekili dava dilekçesi ile; olay tarihi olan 29/06/2002 tarihinde davalıların seyyar köftecilik yaptığı arabalarını müvekkili A.Ş.'in eşi ve diğer müvekkili H.Ş.'in oğlu olan A.Ş.'in evinin önüne park edip, köfte pişirip yedikleri ve mahalle sakinlerini rahatsız edici şekilde yüksek sesle bağırarak konuştuklarını, bunun üzerine A.Ş.'in davalıları sessiz olmaları için uyardığını, bunun üzerine davalıların “erkeksen aşağıya gel de konuşalım” demesi üzerine A.Ş.'in davalıların yanına gittiğini ve bıçaklanarak öldürüldüğünü, suçla ilgili olarak Eyüp 1.Ağır Ceza Mahkemesinin 2002/2936 esas sayılı dosyası ile dava açıldığını, maktül A.Ş.'in beklenmedik bir şekilde ölümü üzerine müvekkillerinin ruhsal durumları üzerinde derin bir ızdırap ve acı yarattığını, müvekkillerinin destekten yoksun kaldıklarını, aileye destek olacak başka kimselerinin bulunmadığını beyanla maddi ve manevi tazminat istemli eldeki davayı açmıştır.Davalılardan N.K. , maktülün ölümüne kendisinin sebebiyet vermediğini, beyanla davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.Mahkemece, davalı N.K.'ın ölene saldırdığı, elinde bulunan bıçakla ölene vurduğu, davalı N.K.'ın yaralı öleni yakasından tutup elektrik direğine vurduğu, ölenin olayın meydana gelmesinde kusurunun bulunmadığı gerekçesi ile her iki davalı yönünden davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.Eyüp 1. Ağır Ceza Mahkemesi'nin 2006/50 Esas sayılı dosyasında davalı N.K. kasten adam öldürmek, N.K. ölümle biten kavgada maktüle el uzatmak suçundan cezalandırılmış, bu karar Yargıtay 1.CD tarafından 02/03/2006 tarihinde davalı N.K. yönünden onanmış, davalı N.K. yönünden onanmış, davalı N.K.yönünden maktüle karşı eylemin karşı eyleminin sübutunda isabetsizlik bulunmadığı, fakat 5237 sayılı yeni TCK'da ölümle biten kavgada maktüle el uzatmak suçunun düzenlenmediği, bu kapsamda ATK alınan rapora göre davalı N.K.'ın eyleminin 5237 Sayılı Yasa'nın 86/2 kapsamında kaldığı, bu suçun şikayete tabi olduğu, şikayet hakkının mirasçılara geçmeyeceği gerekçesi ila davalı N.K. ‘ın beratine karar verilmiş, bu karar Yargıtay 1. CD tarafından sanığın berati yerine kamu davasının şikayet yokluğundan düşürülmesine karar vermek gerektiği belirtilerek düzelterek onanmıştır.Dava dilekçesinde açıkça belirtildiği üzere dava kasten öldürme nedeni ile açılmıştır. Davalı N.K.'ın eylemi ise kasten öldürme olmadığından destek tazminatı ile sorumlu tutulamaz.Ayrıca TMK'nın 25/4 maddesinde “Manevi tazminat istemi, karşı tarafça kabul edilmiş olmadıkça devredilmez; miras bırakan tarafından ileri sürülmüş olmadıkça mirasçılara geçmez .” düzenlemesi getirilmiştir. Kişilik hakları şahsa sıkı sıkıya bağlı haklardandır. Davacıların murisi tarafından yaralanma nedeni ile davalılara karşı manevi tazminat davası açılmamıştır.Bu nedenle yasal mirasçı olan davacıların da yaralanma nedeni ile manevi tazminat istemeyecekleri göz önüne alındığında davalı N.K. yönünden davanın tümden reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş, kararın bozulması gerekmiştir.SONUÇTemyiz olunan kararın yukarıda gösterilen nedenlerleBOZULMASINA,bozma nedenine göre davalı N.K.'ın diğer temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 26/12/2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.