Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 206 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 61 - Esas Yıl 2015





Tebliğname :2014/146929Mahkemesi : İNEBOLU Sulh CezaGünü : 22.01.2014Sayısı : 387-16Orman alanının işgali ve faydalanma suçundan sanık A.. Y..'in beraatine ilişkin, İnebolu Sulh Ceza Mahkemesince verilen 18.03.2011 gün ve 314-299 sayılı hükmün katılan vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosyayı inceleyen Yargıtay 3. Ceza Dairesince 04.06.2013 gün ve 27134-23019 sayı ile;"Mahallinde yapılan keşif sonucu düzenlenen orman bilirkişi raporunda suça konu yerin kesinleşen orman sınırları içinde kaldığının bildirmesine, orman kadastro sınırlarının bağlayıcı olduğu ve herkes tarafından bilinmesi gerektiğine göre sanığın, kendi özel ihtiyacı için ormanlık alanda bulunan suyu kaptaj içine alıp, bir kısmı ormanlık alanda kalacak şekilde döşediği hortumla kendi arazisine taşıdığı eylemi orman alanını işgal ve faydalanma suçunu oluşturacağının ve tesisin de müsaderesi gerekeceğinin gözetilmemesi” isabetsizliğinden bozulmasına karar verilmiştir.Yerel mahkeme ise 22.01.2014 gün ve 387-16 sayı ile;"...Mahkememizin iş bu dava dosyasına ait yargılama ile aynı mahiyette bulunan, yine mahkememizin 25/05/2011 tarih, 2010/307 Esas-2011/740 Karar sayılı ilamı ile sanık M.G.hakkında 'Orman Alanlarının işgali Ormandan Faydalanma' suçunu işlediğinden bahisle 6831 sayılı yasanın 93/1 maddesi uyarınca cezalandırılması istemiyle kamu davası açılmış ise de yüklenen fiilin kanunda suç olarak tanımlanmamış olması nedeni ile sanığın atılı suçtan CMK’nun 223/2-a maddesi gereğince beraatine karar verildiği, verilen karara katılan kurum vekili Av. A.. K..'nın temyizi üzerine Yargıtay 3. Ceza Dairesi'nin 16/05/2013 tarih, 2012/19484 Esas-2013/20253 Karar sayılı ilamı ile mahkememizin kararının onanmasına karar verildiği ve dava dosyasının kesinleştirildiği, bu yönüyle Yargıtay 3. Ceza Dairesi'nin aynı mahiyetteki iki olaya ilişkin olarak, farklı içtihatlarının bulunduğu" gerekçesiyle direnerek sanığın önceki hükümde olduğu gibi beraatine karar vermiştir.Bu hükmün de katılan vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 10.06.2014 gün ve 146929 sayılı "bozma" istekli tebliğnamesi ile Yargıtay Birinci Başkanlığına gönderilen dosya, Ceza Genel Kurulunca değerlendirilmiş ve açıklanan gerekçelerle karara bağlanmıştır.CEZA GENEL KURULU KARARIÖzel Daire ile yerel mahkeme arasında oluşan ve Ceza Genel Kurulunca çözümlenmesi gereken uyuşmazlık; sanığa atılı orman alanının işgali ve faydalanma suçunun sabit olup olmadığının tespitine ilişkin ise de, Yargıtay İç Yönetmeliğinin 27. maddesi uyarınca yerel mahkeme direnme kararının yeni hüküm niteliğinde olup olmadığının öncelikle değerlendirilmesi gerekmektedir.Ceza Genel Kurulunun süreklilik kazanmış uygulamalarına göre şeklen direnme kararı verilmiş olsa dahi;a) Bozma kararı doğrultusunda işlem yapmak,b) Bozma kararında tartışılması gereken hususları tartışmak,c) Bozma sonrasında yapılan araştırma, inceleme ya da toplanan yeni delillere dayanmak,d) İlk kararda yer almayan ve daire denetiminden geçmemiş olan yeni ve değişik gerekçelerle veya sonradan yürürlüğe girip lehe hükümler içermekle uygulanması gereken yeni kanun normlarına dayanarak hüküm kurmak,Suretiyle verilen hüküm, özde direnme kararı olmayıp, yeni bir hükümdür. Bu nitelikteki bir hükmün temyiz edilmesi halinde ise incelemenin Yargıtay’ın ilgili dairesi tarafından yapılması gerekmektedir.İncelenen dosya kapsamından;Sanığın beraatine ilişkin verilen ilk hükmün katılan vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine Özel Dairece sanığın eyleminin orman alanının işgali ve faydalanma suçunu oluşturacağının gözetilmemesi isabetsizliğinden bozulmuş, yerel mahkemece önceki kararda yer almayan "mahkememizin iş bu dava dosyasına ait yargılama ile aynı mahiyette bulunan, yine mahkememizin 25/05/2011 tarih, 2010/307 Esas-2011/740 Karar sayılı ilamı ile sanık Muzaffer Gürsoy hakkında 'Orman Alanlarının işgali ormandan faydalanma' suçunu işlediğinden bahisle 6831 sayılı yasanın 93/1 maddesi uyarınca cezalandırılması istemiyle kamu davası açılmış ise de yüklenen fiilin kanunda suç olarak tanımlanmamış olması nedeni ile sanığın atılı suçtan CMK’nun 223/2-a maddesi gereğince beraatine karar verildiği, verilen karara katılan kurum vekili Av. A.. K..'nın temyizi üzerine Yargıtay 3. Ceza Dairesi'nin 16/05/2013 tarih, 2012/19484 Esas-2013/20253 Karar sayılı ilamı ile mahkememizin kararının onanmasına karar verildiği ve dava dosyasının kesinleştirildiği; bu yönüyle Yargıtay 3. Ceza Dairesi'nin aynı mahiyetteki iki olaya ilişkin olarak, farklı içtihatlarının bulunduğu" şeklindeki yeni ve değişik gerekçeyle direnilmiştir.Bu nedenle, yerel mahkemenin son uygulaması direnme kararı niteliğinde olmayıp ilk hükümde yer almayan yeni ve değişik gerekçeyle hüküm kurulmuş olması nedeniyle yeni hüküm niteliğindedir. Özel Daire denetiminden geçmeyen bu yeni gerekçenin ilk kez ve doğrudan Ceza Genel Kurulunca değerlendirilmesine imkân bulunmamaktadır.Bu itibarla, yerel mahkemenin son uygulaması direnme kararı olmayıp, yeni hüküm niteliğinde bulunduğundan dosyanın temyiz incelenmesi yapılmak üzere Özel Daireye gönderilmesine karar verilmelidir.SONUÇ:Açıklanan nedenlerle,İnebolu Sulh Ceza Mahkemesince verilen 22.01.2014 gün ve 387-16 sayılı direnme kararı yeni hüküm niteliğinde olduğundan, dosyanın temyiz incelemesi için Yargıtay 3. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 09.06.2015 tarihinde yapılan müzakerede oybirliğiyle karar verildi.