Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 2027 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 24815 - Esas Yıl 2013
MAHKEMESİ : Ağır Ceza MahkemesiSUÇ : Dolandırıcılık, sahtecilikDolandırıcılık ve sahtecilik suçlarından sanıkların beraatine ilişkin hükümler, katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:Sanıklardan ..............., sahibi olduğu, sanıklar ............ eleman olarak çalıştığı ............. ilaç mümessili olarak görev yapan ... ile birlikte 42 adet sigortalıya ait sahte raporlarla ilaç yazdırıp menfaat temin ettikleri,sanıklardan ......... sahte rapor çıkararak eylemlerine iştirak ettikleri iddia edilen olayda;1)Sanıklar .......................hakkında kurulan hükmün incelenmesinde;Sanıklar........ sahte rapor düzenlettiklerine, sanık ........eczaneye sahte rapor getirdiğine ve sanık ........sanıklar ........ sahte olarak oluşturulan raporlara göre reçete yazdırma eylemlerine iştirak ettiğine dair delil elde edilemediği anlaşıldığından sanıkların beraatlerine dair mahkemenin kabulüne dair kabulünde bir isabetsizlik görülmemiştir.Yapılan yargılama sonunda, yüklenen suçu işlediklerine dair delil elde edilemediği gerekçe gösterilerek mahkemece kabul ve takdir kılınmış olduğundan, katılan vekilinin beraat hükmünün kanuna aykırı olduğuna ilişkin temyiz itirazlarının reddiyle, beraate ilişkin hükümlerin ONANMASINA,2)Sanıklar ......... hakkında kurulan hükümlerin incelenmesinde;Sanıkların, sağlık karneleri kendilerinde bulunan 42 adet sigortalıya ait sahte sağlık raporları tanzim ettikleri ve hastane kayıtlarında bulunmayan 42 adet hasta katılım payından muafiyet raporu düzenledikleri sahte reçete düzenlenen kişilere ait raporun bu sanıklar tarafından sahte olarak tanzim ettikleri tanık beyanları ve teftiş kurulu raporundan anlaşıldığı gözetilmeden sanıkların mahkumiyetleri yerine yazılı şekilde beraatlerine karar verilmesi,Kanuna aykırı olup, katılan vekilinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden 5320 sayılı Kanun'un 8. maddesine istinaden halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi uyarınca hükümlerin BOZULMASINA, 23/02/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.