Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı alacak davasına dair karar, davacı tarafından süresi içinde duruşmalı olarak temyiz edilmiş ancak davanın miktarı itibari ile duruşmaya tabi olmadığından duruşma isteminin reddine karar verildikten sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.Dava, kiralananın erken tahliyesi nedeniyle mahrum kalınan kira parası ve aynı döneme ait ödenmeyen aidat bedeli ile kiralananda meydana gelen zararların tazmini istemine ilişkindir.1-Dosya kapsamına toplanan delilere hükmün dayandığı gerekçelere ,dairemizin bozma kararı doğrultusunda davalı kefil N.. Ç.. ve sözleşme tarafı olmayan V.. E.. hakkında davanın reddine karar verilmesinde bir usulsüzlük bulunmadığına ,kiralananın 7.9.2008 tarihinde tahliye edildiğinin kabul edilmesine göre davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde değildir.2-Davacı vekilinin davalı N.. E.. hakkında açılan kira ve aidat alacağına ilişkin temyiz itirazlarına gelinceDavacı, 05/08/2004 tarihli kira sözleşmesi ile kiralananın davalılara kiraladığını, davalıların kiralananı 07/09/2008 tarihinde boşaltarak, anahtarını aracılık eden emlakçıya teslim ettiklerini, kış mevsimi olması, tayin döneminin sona ermiş olması ve okulların açılmış olması nedeniyle konutun tekrardan kiraya verilemediği için, karşı tarafın bilinçli ve sorumsuzluğundan dolayı maddi kayba uğradığını, davalıların 2009 Şubat ayına kadar kira bedelini ödemeleri gerektiğini, davalıların bağımsız bölümü tahliye ettikleri sırada, kombi içerisindeki suyu boşaltmamaları neticesinde, tahliyenin kış ayına denk gelmesi nedeni ile kombi içerisinde bulunan suyun 04.01.2009 tarihinde donduğu ve tesisatın çatlaması ile su baskınına neden olduğunu, su baskını neticesinde evde oluşan hasarın 3.831,00 TL olduğunu ileri sürerek hasar bedeli ile 2008 ağustos ayından 2009 şubat ayına kadar toplam 6.335,00 TL kira parası ve aynı döneme ait 450,00 TL aidat parası olmak üzere toplam 10.616,00 TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek faiziyle birlikte davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalılar V.. E.. ve N.. E.. vekili cevap dilekçesinde, taşınmazın müvekkili N.. E.. tarafından kiralandığını, diğer davalıların kiracı sıfatının bulunmadığını, bu nedenle müvekkili V.. E.. hakkındaki davanın husumet nedeniyle reddine karar verilmesini, Davalı Nalan yönünden ise, müvekkilinin taşınmazı 07/09/2008 tarihinde tahliye ettiğini, anahtarları da davacının önerdiği emlakçı Ayten Uçar'a elektrik ve su borcu olmadığına dair makbuz ile hasarsız olarak teslim ettiğini, kira borcunun da olmadığını, davacıya kiralananı 950,00 TL ye bir başkasına kiraya vermesini önerdiğini, ancak davacının 1200 TL den aşağıya kiraya vermeyeceğini belirttiğini, kiralananın tahliye edildiğini bilen davacının fahiş kiraya verebilmek için kiralananı boş tuttuğunu, tahliyeden sonra meydana gelen don olayı neticesinde meydana gelen zarardan müvekkilinin sorumlu tutulamayacağını, davacının tahliyeden itibaren en fazla üç aylık kira parasını talep edebileceğini belirterek, davanın bu davalı yönünde de reddine karar verilmesini istemiştir.Mahalli mahkemece verilen karar dairemizin 20.3.2013 tarih ve 2012/10045-2013/4948 Esaas-karar sayılı ilamı ile”Davalı N.. E.. hakkında verilen karar yönünden , mahkemece davalının kiralanın 07.09.2008 tarihinde tahliye edildiği ve bu tarihten itibaren 4 aylık kira parasına hükmedileceği kabul edilmiştir. Hüküm davacı tarafından temyiz edilmediğinden taşınmazın bu tarihte tahliye ediliğinin kabulü gerekir. Bu durumda davalının bu tarihe kadar ödenmeyen kira paralarından ve bu tarihten itibaren bilirkişi raporunda belirlenen 4 aylık kira parasından ve aidat bedellerinden sorumlu tutulması gerekirken, hesaplama hatasıyla 6 aylık aidat ve kira bedeline hükmedilmesi doğru değildir”diye bozulmuştur.Mahkemece bozmaya uyulduğu halde bozma gerekleri yerine getirilmemiştir.Bozmaya göre mahkemece yapılacak iş:tahliye tarihi olan 7.9.2008 tarihine kadar yani 5.8.2008 tarihinden 7.9.2008 tarihine kadar kira bedeli ve aidat bedeline,tahliye tarihi olan 7.9.2008 tarihinden sonrada bilirkişilerce belirlenen 4 aylık makul süre kira bedeli ve aidat bedeline hükmetmek gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildirHüküm bu nedenlerle bozulmalıdır.SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı HMK.ya 6217 Sayılı Kanunla eklenen geçici 3.madde hükmü gözetilerek HUMK.nın 428.maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 02.03.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.