Taraflar arasındaki tapu kaydının mahkeme kararı ile iptal edilmesi nedeniyle uğranılan zararın 4721 sayılı TMK.nun 1007.maddesi uyarınca tazmini davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın reddine dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi, davacı vekilince verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü:- K A R A R –Dava, tapu kaydının mahkeme kararı ile iptal edilmesi nedeniyle uğranılan zararın 4721 sayılı TMK.nun 1007.maddesi uyarınca tazmini istemine ilişkindir.Mahkemece davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekilince temyiz edilmiştir.Dosyada bulunan delil ve belgelerden; davacının, dava dışı C.. G..'den alacağını tahsil için Ankara 22.İcra Müdürlüğünde icra takibine başladığı, borçlunun Keçiören Bağlum köyünde kain 2612 ve ... ada .. parseldeki hisseleri üzerine haciz konulması isteminde bulunması üzerine, İcra Müdürlüğünce borçlu Ali ve Yeterden olma 1957 doğumlu C.. G...'ün TC kimlik numarasında belirtilmek suretiyle Keçiören 4.Bölge Tapu Sicil Müdürlüğüne yazılan yazıya istinaden adı geçen Müdürlükçe Ali oğlu C..G..'ün 2612 ve 3239/7 parsel sayılı taşınmazlardaki hisseleri üzerine 09.10.2006 tarih ve 18874 yevmiye ile haciz şerhi işlendiği, yapılan satış sonucunda borca karşılık alacaklı olan davacıya satışının yapıldığı ve tapulara tescilinin sağlandığı, bilahare söz konusu parsel maliki Ali ve Fatma oğlu C..G..'ün durumu öğrenmesi üzerine Ankara 19.Asliye Hukuk mahkemesinde açtığı tapu iptal ve tescil davası sonucunda borçlu C.. G.. ile tapu maliki C... G...'ün aynı şahıslar olmadığının tespiti üzerine davacı adına tescil gören taşınmazlardaki payların iptali ile Ali ve Fatma oğlu C.. G.. adına tesciline karar verildiği, davacının satışın iptali ile alacağını tahsil edemediğini beyanla iş bu davayı açtığı anlaşılmıştır.4721 sayılı TMK.nun sorumluluk kenar başlığını taşıyan 1007.maddesi "Tapu siçilinin tutulmasından doğan bütün zararlardan Devlet sorumludur." hükmünü içermekte olup, bu maddede düzenlenen sorumluluk kusura dayanmayan (objektif) bir sorumluluk türü olup, tapu sicil müdür yada memurunun kusuru olsun yada olmasın, sicilin tutulmasında, kişilerin malvarlığı çıkarlarını koruyan hukuk kurallarına aykırı davranılmış olması yeterlidir. Kusurun varlığı yada yokluğu devletin sorumluluğu için önem taşımamakta sadece, Davletin memuruna rücuu halinde iç ilişkide etkili olmaktadır.Bu nedenle;1-TMK.nun 1007.maddesi gereğince açılan tazminat davalarında sorumluluk Hazineye ait olup davacıya, Hazine'yi davaya dahil etmesi için süre verilmesi ve sonucuna göre hüküm kurulması gerekirken pasif husumet ehliyeti bulunmayan davalı idare hakkında eksik inceleme sonucu karar verilmesi,2-Somut olayda 4721 sayılı Yasanın 1007.maddesi uyarınca Tapu Sicilinin yanlış tutulmasından kaynaklanan sorumluluk şartlarının oluştuğu anlaşıldığından işin esasına girilerek yapılacak inceleme sonucuna göre hüküm kurulması gerekirken yazılı gerekçe ile davanın reddine karar verilmesi,Doğru görülmemiştir.Davacı vekilinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle H.U.M.K.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, 08.09.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.