Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 19647 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 15392 - Esas Yıl 2015





Yukarıda tarih ve numarası yazılı Mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki davalı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden Daire'ye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:KARARBorçlu vekili İcra Mahkemesi'ne başvurusunda; vekiledeni tarafından Bakırköy 1. Aile Mahkemesi'nin 17/09/2014 kesinleşme tarihli kararında hüküm altına alınan manevi tazminat ve yargılama giderine ilişkin alacak kalemlerinin faizleriyle birlikte 26.000,00 TL olarak alacaklıya ait hesaba 20/11/2014 tarihinde saat: 10:19 da ödendiği halde; alacaklı tarafından aynı gün saat 11:13'de İstanbul Anadolu 21.İcra Müdürlüğü'nün 2014/... esas sayılı doyası ile haksız olarak ilamlı icra takibi başlatıldığını açıklayarak ödeme nedeniyle 25.000 TL asıl alacak, 361,90 TL yargılama gideri ve 394 TL faiz yönünden icra emrinin iptalini, ödeme takipten önce yapıldığından iptali istenen kalemlere ilişkin icra masraflarının taraflarına yükletilmemesini talep etmiştir.Davalı vekili, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.Mahkeme'ce bilirkişi raporunun sonuç bölümünün birinci fıkrasında yapılan değerlendirme hükme esas alınmış ve buna göre ödemenin takipten önce yapıldığı kabul edilerek, şikayete konu takip dosyasında 1.320,00 TL ilam vekalet ücreti, 162,74 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam alacağın 1.482,74 TL olduğunun tespitine, kalan takibin iptaline, takibin bu miktar üzerinden devamına karar verilmiştir. Hüküm alacaklı vekili tarafından temyiz edilmiştir.Somut olayda; Alacaklı tarafından borçlu aleyhine Bakırköy 1. Aile Mahkemesi'nin 17/09/2014 tarihinde kesinleşen ilamında hükmedilen 25.000 TL manevi tazminat, 1.320 TL ilam vekalet ücreti, 361,90 TL yargılama gideri ile bu alacak kalemlerine ayrı ayrı işlemiş faiz alacağı olmak üzere toplam 29.971,45 TL üzerinden 20/11/2014 tarihinde saat 11:13 de takip başlatıldığı, borçlu tarafça takibe konu borcun 26. 000 TL'sinin aynı gün saat 10:19'da alacaklının garanti bankasındaki hesabına ödenmiş olduğu anlaşılmaktadır.Yine, dosya kapsamına göre; borçlu vekilinin takip günü ve saat farkıyla yapılan ödemeden alacaklının haberdar olduğu yönünde bir iddiası bulunmamaktadır. Öte yandan, alacaklı vekili ise ödeme konusunda bilgilendirme yapılmadığını savunmaktadır.Bu halde Mahkeme'ce takip günü saat farkıyla yapılan ödemenin takipten önce yapılan ödeme olarak kabul edilemeyeceği ve alacaklının takipte haklı olduğu gözetilerek hükme esas alınan bilirkişi raporunun sonuç bölümünün ikinci fıkrasına göre takip tarihi itibarıyla tespit edilen 27.244,87 TL üzerinden borçlunun icra vekalet ücreti ve takip masraflarından sorumlu olacağı kabul edilerek buna göre bir karar verilmesi gerekirken, ödemenin takip tarihinden önce yapıldığı kabul edilerek bilirkişi raporunun sonuç bölümünün birinci fıkrası esas alınarak yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir.SONUÇ: Alacaklı Vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile Mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve 6100 sayılı HMK'nun Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK'nun 428. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, taraflarca HUMK'nun 388/4. (HMK m.297/ç) ve İİK'nun 366/3. maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine ve 27,70 TL peşin harcın istek halinde temyiz eden davalıya iadesine 04.11.2015 tarihinde temyiz edene iadesine 04.11.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.