Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 1957 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 1266 - Esas Yıl 2015
MAHKEMESİ : Küçükçekmece 2. İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ : 21/05/2014NUMARASI : 2014/123-2014/450İcra mahkemesince verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı karar, davacı ve davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.İcra Hukuk Mahkemesince verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı karar davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmediğinden bahisle mahkemece 24/07/2014 tarihli ek karar ile davacının temyiz isteminin süreden reddine karar verilmiş ise de karar; davalının temyiz dilekçesinin 20.06.2014 tarihinde davacıya tebliği üzerine davacı vekilince katılma yoluyla 27.06.2014 tarihinde temyiz edilmiştir. Bu durumda davacının temyiz isteminin süresinde olduğu anlaşılmakla, mahkemenin 27/07/2014 tarih ve 2014/123 Esas-2014/450 Karar sayılı temyiz isteminin reddine ilişkin ek kararın kaldırılmasına karar verilerek tarafların esasa ilişkin temyiz itirazlarının incelenmesine geçildi.1-Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, temyiz olunan kararda yazılı gerekçelere göre temyiz eden davacının temyiz itirazları yerinde değildir.2-Davalı kiracı vekilinin temyiz itirazlarına gelince; Takipte dayanılan ve karara esas alınan 01.04.2010 başlangıç tarihli ve bir yıl süreli kira sözleşmesi konusunda taraflar arasında bir uyuşmazlık bulunmamaktadır. Davacı tarafından Bakırköy 12. İcra Müdürlüğünün 2013/9136 esas sayılı dosyası ile 20.06.2013 tarihinde icra takibi başlatılmış, borçlunun süresinde yetki itirazında bulunması üzerine alacaklı talebiyle dosya yetkili Küçükçekmece 1. İcra Müdürlüğüne gönderilmiştir. Küçükçekmece 1. İcra Müdürlüğünün 2013/10043 esas sayılı dosyası ile davalı borçluya tekrar gönderilen 13 örnek ödeme emrinin ise tebliğ edilmeyerek iade edildiği anlaşılmıştır. İ.İ.K’nun 269.maddesinde ödeme emrinin tebliğinden sonra borçlunun itiraz sebeplerini icra dairesine bildirip yasal ödeme süreleri geçtikten sonra alacaklının merciden itirazın kaldırılması ve tahliye isteyebileceği öngörülmüştür. Ödeme emri tebliğ edilmediğinden henüz itiraz hakkı doğmamış olup anılan maddedeki süreler işlemez. Borçlunun haricen icra takibini öğrenip, icra dairesine itiraz etmesi yasanın emredici hükümleri karşısında sonuca etkili değildir. Bu durumda mahkemece, bu nedenle istemin reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir.SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle davalının temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı HMK.ya 6217 Sayılı Kanunla eklenen geçici 3.madde hükmü gözetilerek HUMK.nın 428 ve İİK.nın 366.maddesi uyarınca kararın BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edenlere iadesine, 26.02.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.