Davacı vekili, müvekkili tarafından davalı şirkete satılan mal karşılığı düzenlenen fatura bedelinin ödenmemesi üzerine alacağın tahsili için başlatılan icra takibine davalının itiraz ettiğini, takibin durduğunu ileri sürerek itirazın iptali ile takibin devamına ve icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı vekili, taraflar arasında yazılı olmayan anlaşmaya göre, müvekkili firmanın proje kapsamında kullanılmak üzere davacı şirketten alüminyum panel satın aldığını, proje süresince peyden pey alınan malzemelerin karşılığında çek ile ödeme yapıldığını, takibe konu fatura muhteviyatının teslim edilmediği gibi bu faturadan dolayı borcu bulunmadığını belirterek davanın reddine ve davacının kötü niyet tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini istemiştir.Mahkemece toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuma göre, taraflar arasında ticari ilişki bulunduğu, davalının defterleri üzerinde yapılan incelemede takip konusu fatura bedelinin ödendiğini tespit edildiği, davacının takip talebinin yerinde olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir.Davalının temyizi kötü niyet tazminatına yöneliktir. Davalı, davanın reddi ile lehine kötü niyet tazminatına karar verilmesini istemiştir. Mahkemece,davalının bu talebi yönünden tazminat koşulları dü gözetilerek bir karar verilmesi gerekirken olumlu olumsuz karar verilmemesi isabetsiz olup bozmayı gerektirmiştir.SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün davalı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 16.02.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.