Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 19276 - Karar Yıl 2012 / Esas No : 31814 - Esas Yıl 2011





Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi arafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :Alacaklı tarafından borçlu hakkında çeke dayalı olarak başlatılan kambiyo takibinin kesinleşmesinden sonra borçlu vekili tarafından Beykoz 1. Asliye Hukuk Mahkemesince verilen çek iptali kararının dosyaya sunulması üzerine icra müdürlüğünce anılan karar dayanak gösterilmek suretiyle borçlu hakkındaki takibin durdurulmasına ve hacizlerin fekkine karar verildiği anlaşılmaktadır.Çekin çalınması nedeniyle açılan davada verilmiş bulunan iptal kararı, bir ilam değil, tespit niteliğini haiz bir karardır. Ayrıca bu karar, hasımsız olarak verilmiş bulunduğundan davada taraf olmayan iyiniyetli üçüncü kişileri bağlamaz. Bu husus, ticari senetlerin güvenli tedavül etmesinin de tabii sonucudur. Diğer taraftan dosyada, alacaklı cirantanın, çeki devralırken bunun kaybolduğunu bildiği ve bu hususu bile bile borçlunun zararına olarak devraldığı yolunda bir iddia ve delile de rastlanmamıştır.Somut olayda, takip alacaklısı tarafından TTK.nun 708 ve 720. maddelerinde öngörülen şekilde çekin muhatap bankaya süresinde (30.09.2009 tarihinde) ibraz edilmesi suretiyle alacaklının takip hakkını kazandığı, çekin iptaline ilişkin davanın ise ibrazdan sonra 11.08.2010 tarihinde hasımsız olarak açıldığı ve Beykoz 1. Asliye Hukuk Mahkemesince 16.12.2010 tarihinde çek iptaline karar verildiği görülmektedir.O halde mahkemece şikayetin kabulü ile borçlu hakkındaki takibin durdurulması ve hacizlerin fekki yönündeki 30.09.2011 tarihli müdürlük kararının iptaline karar verilmesi gerekirken somut olaya uygun düşmeyen gerekçelerle yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir.SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 05/06/2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.