Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 18735 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 15129 - Esas Yıl 2015





Yukarıda tarih ve numarası yazılı Mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki davacı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden Daire'ye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:K A R A RBorçlu vekili, İcra Mahkemesi'ne başvurusunda; İstanbul 46. Asliye Ticaret Mahkemesi'nde görülen tanıma ve tenfiz davasında verilen ihtiyati haciz kararı üzerine haciz işlemi yapıldığını, takibin 17.04.2013 tarihinde kesinleşmesi ile ortada ihtiyati haciz kalmadığını, İstanbul 14. icra Hukuk Mahkemesi 2012/843 Esas-2012/585 Karar sayılı kararı ile takibin iptaline karar verildiğini, kendilerine kesinleşen tanıma ve tenfiz ilamı gereği yeniden icra emri tebliğ edildiğini, ihtiyati haciz kararına göre konulan haczin fekkini İcra Müdürlüğü'nden istemelerine rağmen taleplerinin reddedildiğini beyanla İcra müdürlüğünün redde ilişkin 10.07.2013 tarihli işleminin iptali ile İstanbul 32. İcra Müdürlüğü'nün 2011/5597 E. sayılı takip dosyası üzerinden konulan hacizlerin fekkine karar verilmesini talep etmiştir.Mahkemece, tenfiz kararının 21.02.2013 tarihinde kesinleştiği ve takibin iptaline yönelik karar kesinleşmeden önce ihtiyati haczin kaldırılması talebi ile İstanbul 46. Asliye Ticaret Mahkemesi'nde yapılan yargılamada 2012/89 Esas ve 2012/165 Karar sayılı karar ile ihtiyati haciz kararının ilgili tenfiz kararı hakkında hüküm kesinleşinceye kadar devam edeceğinin tespitine karar verildiği, bu karar çerçevesinde İcra Müdürlüğü'nün ihtiyati haciz işlemini sürdürdüğü, tenfiz kararının kesinleşmesi ile yeniden borçlu adına icra emri düzenlendiği, İstanbul 46. Asliye Ticaret Mahkemesi'nce verilen karar çerçevesinde İcra Müdürlüğü tarafından işlem yapıldığı ve yapılan işlemde yasaya aykırı bir yön bulunmadığı gerekçesiyle şikayetin reddine karar verilmesi üzerine; hüküm, borçlu vekilince temyiz edilmiştir.İstanbul 46. Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 18.06.2012 tarih 2012/89 Esas-2012/165 Karar sayılı kararındaki "İhtiyati haciz kararının ilgili tenfiz kararı hakkında hüküm kesinleşinceye kadar devam edeceğinin tespitine" ilişkin hükmün 2. bendi, tedbir niteliği taşımakta olduğundan İcra Müdürü ihtiyati tedbirin gerçekleştirilmesinde infaz memuru sıfatı taşımaktadır. 6100 sayılı HMK'nun 394. madde (HUMK m. 101) ve bunu izleyen maddeler uyarınca mahkemece verilen ihtiyati tedbir kararlarının esasına ve infazına yönelik şikayetlere de tedbir kararını veren mahkemece bakılması zorunludur.İstanbul 46. Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 18.06.2012 tarih 2012/89 Esas-2012/165 Karar sayılı kararı ile ihtiyati haciz kararının ilgili tenfiz kararı hakkında hüküm kesinleşinceye kadar devam edeceğinin tespitine karar verildiği, İcra Müdürlüğü'nün karar çerçevesinde ihtiyati haciz işlemini sürdürdüğü gerekçesiyle Mahkemece hacizlerin fekkine dair şikayet hakkında ret kararı verilmiş ise de; bu husus Asliye Ticaret Mahkemesi'nce verilen tedbirin infazına ilişkin olup, haczin kalkıp kalkmadığına ilişkin şikayetin ihtiyati tedbir kararını veren İstanbul 46. Asliye Ticaret Mahkemesi'nce incelenmesi gerektiğinden, red kararı verilmesi yerine Mahkemece işin esasına girilerek hüküm kurulması isabetsizdir.SONUÇ: Borçlu vekilinin temyiz itirazının kabulü ile Mahkeme kararının yukarıda açıklanan nedenle İİK'nun 366. ve HUMK'nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, taraflarca HUMK'nun 388/4. (HMK m.297/ç) ve İİK'nun 366/3. maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, 24,30 TL peşin harcın istek halinde temyiz eden davacıya iadesine, 21.10.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.