Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 18581 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 8162 - Esas Yıl 2016





MAHKEMESİ : Asliye Ceza MahkemesiSUÇ : 237 Sayılı Kanuna AykırılıkYerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;Suç tarihinde .... merkez müdürü olarak görev yapan sanık hakkında, ....Genel Müdürlüğü Teftiş Kurulu Başkanlığına gönderilen isimsiz ve imzası dilekçe ile başkaca iddialar yanında, posta hizmetlerinde kullanılmak üzere 10.01.2007 tarihinde doğrudan temin yoluyla kiralanan ve 15.01.2007-26.03.2007 tarihleri arasında görev yapıp, .... Merkezlerinin ihtiyacı için Başmüdürlükçe yapılan ihale ile 26.03.2010 tarihine kadar görev süresi uzatılan .... plakalı araç ile, bu aracın kaza yapması nedeniyle alt yüklenici tarafından 31.12.2007 - 06.06.2008 tarihleri arasında tahsis olunan .... plakalı aracın ve söz konusu merkezin posta hizmetlerinde kullanılmak üzere tahsis edilmiş olan ....plakalı aracın, sanık tarafından özel işlerinde kullanıldığının bildirilmesi üzerine başlatılan idari soruşturmada, tanıklar şef ...., memur ....ve ....ile araç şoförleri ..., .... ve ...., sanığın suça konu hizmet aracıyla hastaneye, hasta ziyaretine, kuaföre, alışverişe ve bankalara gittiğini bildirmiş olmaları ve aynı tanıklardan ...., ...., .... ve.... mahkemedeki ifadelerinde de bu hususu kısmen de olsa doğrulamaları karşısında, özel bütçeli bir KİT olması nedeniyle kullandığı taşıtlar 237 sayılı Taşıt Kanunu'nun 1. maddesi uyarınca aynı Kanun hükümlerine tabi olup, suça konu araçların Kanun'un 5. maddesi uyarınca daimi hizmet aracı ile 7. maddesi uyarınca hizmet alımı suretiyle edinilmiş hizmet aracı oldukları ve yine aynı Kanunun 16. maddesi uyarınca "tahsis olundukları işin gayrisinde veya şahsi hususlarda kullanıldıkları" anlaşılmasına karşın, sanık hakkında idare tarafından verilen idari yaptırım kararlarına yönelik olarak sanık tarafından açılan davalar sonucunda ..... İdare Mahkemeleri tarafından sözkonusu idari yaptırımların yürütmesinin durdurulması ve iptaline yönelik kararların ceza mahkemesini bağlamayacağı gözetilmeksizin sanığın atılı suçtan mahkumiyeti yerine yazılı şekilde beraatine karar verilmesi,Kanuna aykırı ve katılan vekilinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden tebliğnameye aykırı olarak HÜKMÜN 5321 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine, 26/05/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.