Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 18319 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 4415 - Esas Yıl 2015





MAHKEMESİ : Sulh Ceza MahkemesiSUÇ : 1163 Sayılı Kanuna AykırılıkYerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:... 12.03.2007 tarihli talimatla alınan beyanlarında, davaya katılma talebinde bulunmasına karşın mahkemece bu konuda karar verilmemiş ise de, gerekçeli kararın tebliği üzerine hükmü temyiz ederek bu şekilde katılma iradesini ortaya koyduğu anlaşıldığından, 5271 sayılı CMK'nın 237/2. maddesi gereğince davaya katılan olarak kabulüne ve yerel mahkemece kararın kesin olduğu belirtilerek hukuki dayanaktan yoksun olarak verilen temyiz talebinin reddine ilişkin 11.06.2009 tarihli ek kararlar kaldırılarak asıl karara yönelik temyiz istemlerinin incelenmesinde;Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;.... yönetim kurulu üyeliğini yaptığı belirtilen sanıkların 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu'nun 16/5. maddesi uyarınca haklarında verilen çıkarma kararı kesinleşmeyen ortakların yerine yeni ortaklar aldıkları ve bu suretle 1163 sayılı Kanun'un Ek 2/1. maddesine muhalefette bulundukları iddiasıyla yapılan yargılamada, öncelikle sanıkların kooperatif yönetiminde görev aldıkları dönemler ile iddianame kapsamında kooperatif üyeliğinden çıkartılanlara ait çıkarma kararlarının şekli ile tarihlerinin ayrı ayrı saptanması, yine kooperatife ait tüm taşınmazlarda ferdileştirme yapılıp yapılmadığı ile yapılmışsa tarihlerinin tespit olunması, ihraç olunan kişilerin bu kararlara karşı genel kurula itiraz edip etmedikleri ya da ihraç kararının iptaline ilişkin dava açıp açmadıklarının belirlenmesi ile itiraz ile davaların ne suretle neticelendiği ve henüz haklarındaki çıkarma kararı kesinleşmeyen ortakların yerine kooperetife yeni ortak alınıp alınmadığının gerekirse bilirkişi incelemesi yaptırılmak suretiyle denetime olanak verecek şekilde araştırılıp belirlenmesinden sonra sanıkların hukuki durumlarının tayin ve takdiri gerekirken eksik araştırma ve kovuşturma ile yazılı şekilde hükümler kurulması,Kanuna aykırı ve sanıklar ile katılanın temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden tebliğnameye uygun olarak, HÜKÜMLERİN 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine, 23/05/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.