Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 1831 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 25405 - Esas Yıl 2015





MAHKEMESİ : İcra Hukuk MahkemesiYukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi .... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :Alacaklı tarafından borçlu aleyhine genel haciz yoluyla ilamsız takip başlatıldığı, örnek 7 ödeme emrinin tebliği üzerine borçlunun borca itiraz ettiği, alacaklının itirazın kaldırılması istemi ile icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece itirazın kaldırılmasına ve alacaklı yararına tazminata hükmediği anlaşılmaktadır.İİK'nun 68/1. maddesi gereğince; talebine itiraz edilen alacaklının takibi, imzası ikrar veya noterlikçe tasdik edilen borç ikrarını içeren bir senede yahut resmi dairelerin veya yetkili makamların yetkileri dahilinde ve usulüne göre verdikleri bir makbuz veya belgeye müstenit ise, alacaklı itirazın kaldırılmasını isteyebilir. İİK.nun 68/1. maddesinde yer alan yetkili makamların düzenledikleri belgelerin takip dayanağı yapılıp, ilamsız takibe konulabilmesi için, kanunda bu belgelerin, İİK.nun 68. maddesinde sayılanlardan olduğuna ilişkin özel hüküm bulunması gerekir (İİK'nun 143/2, 105/1,251/1, gibi).Somut olayda, alacaklının, ... İcra Müdürlüğü'nün 2014/10533 Esas sayılı takip dosyasına alacaklı tarafından işçi alacaklarına ilişkin yapılan ödemenin, asıl-alt işveren sözleşmesi uyarınca borçlu tarafından ödenmesi istemiyle takip yapıldığı, alacaklının belirtilen takip dosyasına yaptığı ödeme ile asıl-alt işveren sözleşmesinin İİK'nun 68. maddesinde yazılı mücerret borç ikrarı içeren belge niteliğinde olmadığı anlaşılmaktadır. Alacaklı yaptığı ödemeyi yapılan ödeme nedeniyle borçluya rücu edip edemeyeceği veya ne miktarda rücu edebileceği yargılamayı gerektirir.O halde alacaklı takipte İİK'nun 68. maddesinde sayılan nitelikte bir belgeye dayanmadığından ve alacağın tahsili yargılamayı gerektirdiğinden mahkemece itirazın kaldırılması isteminin reddi yerine yazılı gerekçe ile kabulü yönünde hüküm tesisi isabetsizdir.SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366. ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 25/01/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.