Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı ve dahili davalı ... İnş. Ltd. Şti. kayyumu vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü:-K A R A R-Davacı vekili, davalı borçlu muris H.. B.. Ü.. dahili davalı .. İnşaat Ltd Şti'nin %99,5 ortağı ve temsilcisi olduğunu %0,5 hissenin de murisin eşi J.. Ü.. ait olduğunu, murisin alacaklılarından mal kaçırmak amacıyla ortağı olduğu .. inşaat Ltd. Şti. adına kayıtlı taşınmazı 2.6.2008 tarihinde kız kardeşi davalı Ü.. A..'a, Ü.. de 14.11.2011 tarihinde eşi dahili davalı M.. A..'a sattığını, taşınmazın davalı Ü.. tarafından banka kredisi ile alınmasına rağmen kredi taksitlerinin .. İnşaat Ltd. Şti tarafından ödendiğini, satış işlemlerinin muvazaalı olduğunu, şirketin tasfiye aşamasında olduğunu, murisin mirasının eşi ve çocukları tarafından reddedildiğinden terekeye temsilci atandığını belirterek davalılar arasındaki muvazaalı satış işlemlerinin iptali ile İİK 283 madde gereğince haciz ve satış yetkisi verilmesini talep etmiştir.Davalı Ü.. A.. vekili, taşınmazı aldıkları.. İnşaat Ltd. Şti'nin davacıya borcu bulunmadığından davanın husumet yokluğu nedeniyle reddi gerektiğini, borçlu muris ve mirasçıları hakkında icra takibi yapılmadığından iptal koşullarının bulunmadığını, davacının alacağının ipotekle teminat altına alındığını, satışın muvazaalı olmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.Dahili davalılar J.. Ü., A. J.. Ü., E.. J.. Ü.. vekili, müvekkillerinin murisin mirasını reddettiklerinden husumet yokluğu nedeniyle davanın reddini savunmuştur.Dahili davalı.. İnşaat Ltd. Şti kayyumu vekili, davanın reddini savunmuştur.Dahili davalılar M.. A.. ve tereke temsilcisi savunma yapmamıştır.Mahkemece iddia, savunma, toplanan delillere göre, dava konusu taşınmaz dahili davalı .. İnş. Ltd. Şti'ne ait olup davalı şirketin takip konusu borcun tarafı olmadığı dolayısıyla borçlu ile tasarrufta bulunan kişi konumunda bulunmadığını, Ü.. A..'ın dava konusu taşınmazı yargılama sırasında elden çıkardığı,takip dosyasının tarafı olmayan davalı Ü.. taşınmazı satın alan M.. F.. ve ... İnşaat Ltd. Şti yönünden dava koşullarının bulunmadığı, murisin mirasçıları J.. Ü., E.. J.. Ü.., A.. J.. Ü.. tarafından murisin mirasının reddetmiş olması, murisin terekesinin tasarrufa konu işlemin tarafı olmaması nedeniyle; davalı Ü.. A.. dava konusu taşınmazı yargılama sırasında devretmiş olmakla hakkındaki davanın konusu kalmadığından adı geçen davalı hakkında hüküm kurulmasına yer olmadığına, davaya dahil edilen H.. B.. mirasçıları J.. Ü.., A.. J.. Ü.,E.. J.. Ü.. hakkındaki davanın adı geçen mirasçıların mirası reddetmiş olmaları nedeniyle husumetten reddine, H.. B.. Ü.. terekesine karşı açılan davanı husumet yokluğundan reddine, dahili davalılar M.. A.. ve.. İnş. Ltd. Şti hakkındaki davanın dava koşulları oluşmadığından reddine karar verilmiş; hüküm, davacı ve dahili davalı .. İnş. Ltd. Şti. kayyumu vekili tarafından temyiz edilmiştir.Dava, İİK 277 ve devamı maddeleri gereğince açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir. İcra ve İflas Kanununun 277 ve izleyen maddelerinde düzenlenen tasarrufun iptali davalarında amaç, borçlunun haciz ya da iflasından önce yaptığı ve aslında geçerli olan bazı tasarrufların geçersiz ya da "iyiniyet kurallarına aykırılık" nedeniyle alacaklıya karşı sonuçsuz kalmasını ve dolayısıyla o mal üzerinden cebri icraya devamla alacağın tahsilini sağlamaktır.Bu tür davaların dinlenebilmesi için, davacının borçludaki alacağının gerçek olması, borçlu hakkındaki icra takibinin kesinleşmiş olması, iptali istenen tasarrufun takip konusu borçtan sonra yapılmış olması ve borçlu hakkında alınmış kesin veya geçici aciz belgesinin (İİK.nun 277 md)bulunması gerekir.Bu ön koşulların bulunması halinde ise İİK.nun 278, 279 ve 280. maddelerinde yazılı iptal şartlarının bulunup bulunmadığı araştırılmalıdır. Özellikle İİK.nun 278.maddesinde akdin yapıldığı sırada kendi verdiği şeyin değerine göre borçlunun ivaz olarak pek aşağı bir fiyat kabul ettiği ve yasanın bağışlama hükmünde olarak iptale tâbi tuttuğu tasarrufların iptali gerektiğinden mahkemece ivazlar arasında fark bulunup bulunmadığı incelenmelidir. Aynı maddede sayılan akrabalık derecesi vs. araştırılmalıdır. Keza İİK.nun 280.maddesinde malvarlığı borçlarına yetmeyen bir borçlunun alacaklılarına zarar vermek kastıyla yaptığı tüm işlemler, borçlunun içinde bulunduğu mali durumu ve zarar verme kastının işlemin diğer tarafınca bilindiği veya bilinmesini gerektiren açık emarelerin bulunduğu hallerde tasarrufun iptal edileceği hususu düzenlendiğinden yapılan işlemde mal kaçırma kastı irdelenmelidir. Öte yandan İİK.nun 279.maddesinde de iptal nedenleri sayılmış olup bu maddede yazılan iptal nedenlerinin gerçekleşip gerçekleşmediği de takdir olunmalıdır.İİK.nun 282. maddesi gereğince iptal davaları borçlu ve borçlu ile hukuki muamelede bulunan veya borçlu tarafından kendilerine ödeme yapılan kimseler ile bunların mirasçıları aleyhine açılır. Ayrıca, kötü niyetli üçüncü şahıslar hakkında da iptal davası açılabilir.İİK’nın 283/II maddesine göre de iptal davası, üçüncü şahsın elinden çıkarmış olduğu mallar yerine geçen değere taalluk ediyorsa, bu değerler nispetinde üçüncü şahıs nakden tazmine (davacının alacağından fazla olmamak üzere) mahkûm edilmesi gerekir. Bu ihtimalde 3. kişinin sorumlu olduğu miktar, elden çıkarılan malın o tarihteki gerçek değeridir. Bir başka anlatımla dava ve tasarrufa konu malı elinde bulunduran şahsın kötü niyetli olduğunun kanıtlanamaması halinde dava tümden reddedilmeyip borçlu ile tasarrufta bulunan şahıs tasarrufa konu malı elinden çıkardıkları tarihteki gerçek değeri oranında ve alacak miktarı ile sınırlı olarak tazminata mahkum edilmeleri gerekir.İİK 282 maddede iptal davasının kimlere karşı açılacağı düzenlenmiştir. Somut olayda takip konusu 4.9.2006 tanzim 4.8.2007 vadeli senedin borçlusu Hasan Basri Ünal'dır. Adı geçen borçlunun 14.12.2008 tarihinde ölmesi üzerine 2009/333 sayılı dosya ile borçlunun mirasçıları aleyhine 15.5.2009 tarihinde icra takibi yapılmış mirasçıların 22.10.2009 tarihli karar ile mirası reddetmeleri üzerine Kaş Sulh Hukuk Mahkemesinin 2010/5 Tereke dosyası üzerinden22.6.2012 tarihinde S.. G. tereke temsilcisi olarak atanmış ve terekenin TMK'nun 612 maddesi gereğince iflas hükümlerine göre tasfiye süreci başlamıştır.Dava konusu tasarrufun tarafı olan .. İnşaat Ltd. Şti'nin 13.6.2006 tarihinde kurulduğu, son ticaret sicil kayıtlarına göre %99,5 hissenin H.. B.. Ü.. %0,5 hissenin de eşi J.. Ü.. ait olduğu, şirket temsilcisinin H..B.. Ü.. olarak atandığı anlaşılmaktadır. H.. B.. ölümü üzerine eşi J. Ü.. tarafından İstanbul 49.Asliye Ticaret Mahkemesinin 2009/214 Esas sayılı dosyası ile adı geçen şirketin tasfiyesi için dava açıldığı eldeki davanın davacısı K.. B..'in anılan dosyanın 9.9.2009 tarihli oturumunda feri müdahil olarak kabulüne karar verildiği ve davanın devam ettiği anlaşılmaktadır. 2009/333 sayılı takip dosyası içeriğinden 18.5.2009 tarihli yazı gereği borçlu H.. B..ve eşi J.. Ü.., ..... İnşaat Turizm Tic. Ltd. Şti'deki kar ve tasfiye paylarına 9.6.2009 tarihinde ihtiyati haciz konulduğu, hacizlerin 18.5.2010, 30.6.2011, 12.7.2012 tarihlerinde yenilendiği anlaşılmaktadır. Bu durumda dava konusu tasarrufun tarafı olan ... İnşaat Turizm İnşaat Ltd. Şti'nin borçlu H.. B.. ve eşine ait olması, borçlunun şirketteki kar ve tasfiye payına davacı tarafından haciz konulması, şirketin tasfiye aşamasında olması, borçlunun terekesinin mirasçıların mirası reddetmesi nedeniyle iflas hükümleri gereğince tasfiye aşamasında olması, lehine tasarrufta bulunulan kişilerin borçlunun kardeşi ve eniştesi olması gibi maddi ve hukuki olgular birlikte değerlendirildiğinde iptali istenen 2.6.2008 tarihli tasarrufun takip borçlusu H.. Ü.. ait bir tasarruf olarak değerlendirilmesi, taraf delillerinin toplanması diğer dava önkoşulları yönünden dosyanın incelenerek varlığı halinde İİK 278,279,280,283/2 madde kapsamında değerlendirme yapılarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçeyle hüküm tesisi isabetli görülmemiştir.Kabule göre de davanın tarafı olmayan A.. E.. Ü.. yararına vekalet ücreti takdir edilmesi doğru görülmemiştir.SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre dahili davalı 2 D inşaat Ltd. Şti vekilinin temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yerolmadığına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacı ve dahili davalı " D İnş. Ltd. Şti'ne geri verilmesine 9.12.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.