Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 17884 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 2222 - Esas Yıl 2014





Davacı G.. Ş.. vekili Avukat G.. B.. tarafından, davalı N.. G.. aleyhine 14/02/2012 gününde verilen dilekçe ile manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 12/12/2013 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.Dava, kişilik haklarına saldırı iddasına dayalı manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir.Davacı, 2007-2011 yılları arasında D....... ilçesinde Cumhuriyet Başsavcısı olarak görev yaptığını, davalının ise aynı yerde avukat olduğunu, davalının 11/03/2011 tarihinde Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu'na göndermiş olduğu şikayet dilekçesinde hakim olarak görev yapan eşinin herkesi ve herşeyi yönetme çabasında olduğunu, eşinin adliye içerisinde kendisine bağırıp azarladığını, kendisinin başsavcı olarak insiyatif koyamadığını, başsavcılık görevini gereği gibi yerine getiremediğini ileri sürdüğünü, davalının bu haksız ve mesnetsiz iddiaları nedeniyle kişilik haklarının zarar gördüğünü belirterek manevi tazminat isteminde bulunmuştur.Davalı, davacı ve eşi hakkında yaptığı şikayetlerin yargı bağımsızlığına gölge düşürecek ve çalışma barışını bozacak, adaletin geç tecellisine neden olacak davranışlar olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.Mahkemece, şikayet dilekçesinde kullanılan ifadelerin davacının kişilik haklarını ihlal ettiği gerekçesiyle istem kısmen kabul edilmiştir.Dosya kapsamından; davacının dava konusu şikayet dilekçesinin verildiği dönemde ................... Cumhuriyet Başsavcısı olarak görev yaptığı, davalının ise; aynı yerde avukat olduğu anlaşılmaktadır. Davalının şikayet dilekçesi, tanık beyanlarıyla kısmen de olsa doğrulanan bazı olumsuzlukların yargı faaliyetlerinde aksamalara yol açtığı iddiasıyla yazılmıştır. Davalı, 2802 sayılı Hakimler ve Savcılar Kanunu'nun disiplin hükümleriyle ilgili olarak şikayet hakkını kullanan kişi durumundadır. Söz konusu dilekçenin kişilik haklarına saldırı amacıyla yazıldığı sonucuna ulaşılamaz. Mahkemece açıklanan olgular gözetilerek istemin tümden reddi gerekirken; kısmen kabulü doğru görülmemiş ve bu yön bozmayı gerektirmiştir.SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda gösterilen nedenlerle BOZULMASINA, bozma nedenine göre davalının öteki temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 25/12/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.