Asliye Hukuk MahkemesiDAVA TÜRÜ : Muhdesatın aidiyetinin tespiti... ile ... ve ... aralarındaki muhdesatın aidiyetinin tespiti davasının kabulüne dair . Asliye Hukuk Mahkemesi'nden verilen 16.07.2013 gün ve 634/754 sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davalılar vekili tarafından ayrı ayrı süresinde istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü:K A R A RDavacı vekili; 480 parsel üzerindeki 2 katlı betonarme binanın davacı tarafından yaptırıldığını, 314 parselin bir kısmında dikili bulunan 50 kadar kiraz ağacı ve üzüm bağı ile 196 parselin bir kısmı üzerindeki tahminen 260 ocak fındık, 80 ceviz ve 60-70 kadar üzüm bağının davacı tarafından ekilip yetiştirildiğini, dava konusu parsellerle ilgili olarak Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 2012/658 Esas sayılı dava dosyasında ortaklığın giderilmesi davasının görülmekte olduğunu açıklayarak, dava konusu taşınmazlar üzerindeki muhdesatların davacıya aidiyetinin tespiti ile beyanlar hanesine şerhine karar verilmesini istemiştir.Davalı ... vekili; 480 parsel üzerinde bulunan binanın davacı tarafından yapıldığına ilişkin itirazları bulunmadığını, ancak ağaçlara ilişkin mülkiyet iddiasını kabul etmediklerini açıklayarak davanın reddini savunmuştur. Diğer davalı ...; 480 parsel üzerindeki binanın davacıya aidiyetine dair itirazları olmadığını, ancak dava konusu ağaçların tarafların murisi tarafından dikildiğini açıklayarak davanın reddini savunmuştur.Mahkemece; ''..480 üzerinde yapılan iki katlı betonarme bina; ... 19/04/2013 tarihli raporunda belirtilen (B) harfi ile gösterilen kısımdaki kiraz ağacı ve üzüm bağının vs.;...ı köyü parsel 196 D, E, G, harfi ile gösterilen ceviz, bağ, fındık, vs ağaçların tümünün davacı. tarafından meydana getirildiğinin tespitine...'' karar verilmesi üzerine; hüküm, süresi içerisinde davalılar vekili tarafından ayrı ayrı temyiz edilmiştir.Toplanan deliller ve tüm dosya kapsamında; dava, taşınmaz üzerinde bulunan muhdesatların aidiyetinin tespiti isteğine ilişkindir.1- Dosya muhtevasına, dava evrakı ile yargılama tutanakları münderecatına, mevcut deliller mahkemece takdir edilerek karar verildiğine ve takdirde bir isabetsizlik bulunmadığına göre davalıların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine,2- 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 297. maddesinin 2. bendinde, “Hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerin her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir.” denilmiştir. Mahkemece, hüküm fıkrasında "314 de bilirkişi ...'ın 19.04.2013 tarihli raporunda belirtilen (B) harfi ile gösterilen kısımdaki kiraz ağacı ve üzüm bağının vs.; ...parsel 196 D, E, G, harfi ile gösterilen ceviz, bağ, fındık, vs ağaçların" şeklinde belirleme ile muhdesatın aidiyetine ilişkin karar verilmesi az yukarıda açıklanan Kanun maddesine aykırı olup mevcut haliyle hükmün infazında duraksama meydana getirmiştir.Bundan ayrı; davalı .... ile birlikte tanıkların bir kısmının, dava konusu taşınmazlar üzerindeki ağaçların bazılarının müşterek muris tarafından dikildiğini ifade ettiği, ayrıca dava dilekçesinde 314 parsel üzerinde davacı tarafından tahminen 50 kadar kiraz ağacı ve üzüm bağının yetiştirildiği belirtilmesine karşın, bilirkişi raporunda 314 parselde 500 adet üzüm bağının tespit edildiği, keza davalı ...'ın "bu taşınmazın 3160 m2'lik kısmında tespit edilen miktarda ağacın yer almasının ve yetiştirilmesinin mümkün olmadığına dair" itirazlarının bulunduğu ancak bilirkişilerce ve mahkemece bu olgular irdelenmeksizin karar verilmesi doğru olmamıştır.O halde mahkemece yapılacak iş, mahallinde yeniden uzman bilirkişi eli ile yapılacak keşifte tarafların iddia ve savunmaları gözetilerek dava konusu taşınmazlar üzerinde muris tarafından yetiştirildiği ifade edilen ağaçların duraksamasız biçimde tespiti ile hüküm kurulurken bu hususun gözetilmesi, davacı tarafından dikilen ağaç ve bitkilerin hükmün infazında tereddüt oluşturmayacak şekilde cins, nitelik ve sayısının belirlenmesi, davacının kullanımında bulunan taşınmaz alanında dava konusu ağaçların miktar itibari ile yetiştirilip yetiştirilemeyeceğinin değerlendirilmesi, mahkemenin görüşünün ortaya konulması ondan sonra toplanacak deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, eksik araştırma ve inceleme sonucu hüküm kurulmuş bulunması isabetli değildir.Yukarıda 2. bentde açıklanan nedenlerle davalılar vekilinin temyiz itirazları yerinde görüldüğünden kabulüne, Yerel Mahkeme hükmünün 6100 sayılı HMK'nun Geçici 3. maddesi yollaması ile halen yürürlükte bulunan 1086 sayılı HUMK'nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, bozma sebebine göre yeniden karar verilmesi gerekli olduğundan vekalet ücreti ve yargılama giderine ilişkin temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına taraflarca HUMK'nun 388/4. (HMK m.297/ç) ve HUMK'nun 440/I maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine ve 2.046,00 TL peşin harcın istek halinde temyiz edenlere ayrı ayrı iadelerine, 29.01.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.