Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 17786 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 4445 - Esas Yıl 2015





MAHKEMESİ : Gebze 1. Asliye Hukuk MahkemesiTARİHİ : 11/03/2014NUMARASI : 2011/497-2014/90Taraflar arasındaki Kamulaştırma Kanununun 26. maddesine dayalı trampa yoluyla kamulaştırma sonucu davacıya verilen taşınmazın belediye adına olan tapu kaydının iptali ve davacılar adına tescili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın reddine dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi, davacılar vekilince verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü:- K A R A R –Dava, Kamulaştırma Kanununun 26. maddesine dayalı trampa yoluyla kamulaştırma sonucu davacıya verilen taşınmazın belediye adına olan tapu kaydının iptali ve davacılar adına tescili istemine ilişkindir.Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacılar vekilince temyiz edilmiştir.Kocaeli İli, .... İlçesi, .... Köyü, .... Mevkiinde, davacıların murisi A. B. adına kayıtlı 2221, 2222 ve 2223 parsel sayılı taşınmazlar uygulama imar planı gereğince .... Belediye Meclisinin 22.07.1997 gün ve 97/384 sayılı kararıyla kamulaştırılmıştır.Belediye Encümeninin 01.02.1999 gün ve 999/205 sayılı kararı ile kamulaştırma bedeli yerine Belediye adına kayıtlı bulunan 969 ada, 5 parsel sayılı taşınmazın davacıların murisine tahsis edilerek, tapuda devir ve tescil işlemlerinin yapılması hususu karara bağlanmıştır.Ancak, trampaya konu taşınmazların tapuda devir tescil işlemlerinin yapılmadığı gibi 22.07.1997, 29.4.1998, 30.12.1998, 01.02.1999 günlü Encümen Kararlarında yasalardaki koşullar gözetildiği halde, Belediye Encümeninin 8.6.2004 gün ve 2004/369 sayılı kararıyla sadece Belediye mülkiyetine ait arsanın şahıslara istimlak bedeli karşılığında verilmesinin uygun olmayacağı ve ilgililerine 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunun gerekleri doğrultusunda kendi arsalarının parasal değerinin ödenmesine karar verilmek suretiyle hukuki gerekçe gösterilmeksizin önceki Encümen Kararından vazgeçildiği anlaşılmıştır.Davacılar vekilince, Kocaeli İli, ... İlçesi, ... Köyü, .... mevkiinde kain ve tapuda 2221, 2222 ve 2223 numaralı parsellerde kayıtlı gayrimenkullerin, .... Belediyesi’nin 22.07.1997 tarih ve 97/384 sayılı Meclis kararı ile kamulaştırıldığı, arsa sahiplerinin talepleri olması halinde "bedel yerine Belediye adına kayıtlı bulunan eşdeğerde arsalar tahsis edilmesi" konusunda 30.12.1998 tarih ve 98/136 sayılı Meclis kararı alındığı ve müvekkillere, istimlak bedeli olarak Belediyeye ait 969 ada 5 parsel numarası ile tapuda kayıtlı 800 m2 arsanın trampa yoluyla verilmesinin kararlaştırıldığı, bu kararın trampa konusu arsanın tapu kaydı bilgileri ile tebliğ edildiği ve müvekkillerin kabulü ile kesinleştiği, .... Belediyesi’nin daha sonra tek taraflı olarak trampa anlaşmasına uymayacağına ve istimlak bedellerinin parasal değerlerinin ödeneceğine dair Encümen kararını aldığı ve kararın müvekkillere 26.06.2004 tarihinde tebliğ edildiği, bu nedenle ... Belediyesi’nin “Encümen Kararı”nın yasaya aykırı olduğu ileri sürülerek Ç.. B..’nın 08.06.2004 tarih ve 2004/369 sayılı Encümen kararının iptaline karar verilmesi istemiyle Ç.. B..’na karşı 19.07.2004 tarihinde idari yargı yerinde dava açılmıştır.Bedel yerine arsa verilmesi kararının geri alınmasına ilişkin 08.06.2004 tarih ve 2004/369 sayılı Belediye Encümeni kararının iptali istemiyle, 19.07.2004 gününde idari yargı yerinde açılan davada; Kocaeli İdare Mahkemesinin 22.03.2006 gün ve E:2004/1364, K:2006/264 sayılı kararıyla, ilgilinin rızasıyla kamulaştırma bedeli yerine Belediye adına kayıtlı arsanın verilmesi kararından, davalı idarece bu yerin tahsis ve tapuya tescilini engelleyici hukuki herhangi bir neden olmadan, yaklaşık 5,5 yıl sonra zaman içinde taşınmazın değerinin artması nedeniyle ekonomik kaygılarla vazgeçilmesinde hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle, dava konusu işlem iptal edilmiş; bu karar, davalı idare vekilinin temyiz istemi üzerine, Danıştay Altıncı Dairesinin 17.06.2008 gün ve E:2006/4979, K:2008/4113 sayılı kararı ile, doktrinde ve yerleşik Danıştay kararlarında, hukuka uygun ve ilgililer lehine hukuksal sonuçlar doğurmuş ve herhangi bir yönden hukuka aykırılığı söz konusu olmayan idari işlemlerin geri alınamayacağı, zira geri almanın idari iptal kararları gibi işlemi tesis edildiği andan itibaren geriye yürür şekilde kaldıracağı, bu sebeple hukuka uygun işlemlerin geriye yürümezlik esasına göre ancak kaldırılabileceğinin kabul edildiği, bu durumda, kamulaştırılan taşınmazlar için 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 26. maddesine uygun olarak davacıların da rızası ile mülkiyeti belediyeye ait arsanın bedel karşılığı verilmesi kararlaştırıldıktan sonra, hiçbir gerekçe gösterilmeden ve önceki belediye encümeni kararının hukuka aykırı olduğu da iddia edilmeden geri alınmasında hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle onanmış; kararın düzeltilmesi istemi de aynı Dairenin 20.10.2010 gün ve E:2008/11975, K:2010/421 sayılı kararıyla reddedilmek suretiyle, anılan İdare Mahkemesi kararı kesinleşmiştir.Ayrıca, .... Belediyesi adına kayıtlı 969 ada, 5 sayılı parselin tapusunun iptali ile davacılar adına tapuya tesciline, taşınmazın devrini önlemek için tapu kaydına ferağdan men şerhi konulmasına karar verilmesi istemiyle, 19.7.2004 gününde adli yargı yerinde açılan davada; 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 26. maddesi gereğince açılmış tapu iptali ve tescil davasında çözümlenmesi gereken hususun, idarenin önce trampa hükümleri gereğince davacılara vermeye karar verdiği sonradan vazgeçtiği taşınmazın trampa nedeniyle davacılar adına tescil edilip edilemeyeceği olduğu, anılan Yasa maddesinde, taşınmaz mal bedelleri arasındaki farkın taraflarca nakit olarak karşılanacağı, ancak idarenin vereceği taşınmaz malın değerinin kamulaştırma bedelinin % 120'sini aşamayacağı hükmünün getirildiği, bu durumda öncelikle taşınmazlar arasındaki kıymet farkının tespitinin gerektiği, yapılan keşifler sonucunda bilirkişi tarafından düzenlenen ve usul ve yasaya uygun bulunan 2.10.2006 tarihli raporda, Belediye Encümeninin trampa yönündeki karar tarihi olan 1.2.1999 tarihi itibariyle bedel karşılığı verilen arsanın bedelinin kamulaştırılan taşınmazların toplam bedelinden yasanın aradığı miktardan fazla olduğunun saptanması nedeniyle, somut olayda 26. maddenin uygulanamayacağı, davalı Belediyenin yasaya aykırı olarak işlem yapması mümkün olmadığına göre, yaptırılan kıymet takdir çalışmasından sonra trampa işleminden vazgeçilmesine ilişkin Encümen kararı alınması karşısında davacıların davasının yerinde olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş; bu karar, davacılar vekilinin temyiz istemi üzerine, Yargıtay 14. Hukuk Dairesinin 25.12.2007 gün ve E:2007/15516, K:2007/16294 sayılı kararıyla onanmak suretiyle kesinleşmiştir.Davacı taraf Uyuşmazlık Mahkemesi Başkanlığı’na hitaben verdiği 19.03.2009 günlü dilekçesi ile, Gebze 1. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2004/495 E, 2006/560 K sayılı ve 29.12.2006 tarihli kesinleşmiş kararı ile Kocaeli İdare Mahkemesi’nin 2004/1364 E, 2006/264 K sayılı ve 22.03.2006 tarihli kesinleşen kararı arasındaki hüküm uyuşmazlığının giderilmesini istemiştir.Uyuşmazlık Mahkemesi tarafından; Kocaeli İdare Mahkemesinin 22.3.2006 gün ve E:2004/1364, K: 2006/264 sayılı kararı ile Gebze 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 29.12.2006 gün ve E: 2004/495, K: 2006/560 sayılı kararı arasında, 2247 sayılı Yasa'nın 24. maddesinde öngörülen koşulların gerçekleştiği anlaşıldığından Hüküm Uyuşmazlığı bulunduğuna karar verilmiştir.Uyuşmazlık Mahkemesi'nin söz konusu kararında; "Hukuka uygun kararların hukuksal sonuçlar doğuracağı kuşkusuzdur. İdarece alınan karar ve yapılan işlemlerden uzunca bir süre geçtikten sonra taşınmazların değerlerinin yeniden bilirkişilerce tespit edilerek trampa yoluyla kamulaştırmaya konu taşınmazlar arasında "kıymet farklılığının oluştuğu belirtilerek" buna göre sonuca gitmenin hukuki ve adil olduğundan sözetmenin olanaksız olduğu" gerekçesiyle 08.06.2004 günlü Encümen Kararının iptali istemine ilişkin talebin kabulü ile "işlemin iptali yolunda verilen İdare Mahkemesi kararının daha uygun olduğu benimsenerek sonuç itibarıyla;"1-Tapuda re'sen tescil yapılması sonucunu doğuracak olan idari yargıda açılmış olan iptal davasını bekletici mesele yapmayarak, tapu iptali ve tescil davasının reddine karar veren Gebze 1. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 29.12.2006 gün ve E:2004/495, K:2006/560 sayılı kararının kaldırılmasına,2-Hukuk ve usule uygun bulunan Kocaeli İdare Mahkemesinin 22.03.2006 gün ve E:2004/1364, K.2006/264 sayılı dava konusu işlemin iptaline ilişkin kararının kabulüne" karar verilmiştir.Yukarıda açıklanan nedenlerle; trampa işleminin iptaline dair Kocaeli İdare Mahkemesinin 22.03.2006 gün ve E:2004/1364, K.2006/264 sayılı iptal kararı ile, Uyuşmazlık Mahkemesinin hüküm uyuşmazlığının giderilmesine ilişkin 02.05.2011 ve E: 2009/133, K: 2011/69 sayılı kararı ile; Gebze 1. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 29.12.2006 gün ve E:2004/495, K:2006/560 sayılı kararının kaldırılması karşısında; belediye encümeni tarafından karara bağlanan trampa işleminin geçerliliğini koruduğu ve artık kıymet takdirleri arasındaki orantısızlığın da değerlendirme konusu yapılamayacağı anlaşıldığından, mahkemece davanın kabulü doğrultusunda karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçelerle red kararı verilmesi,Doğru görülmemiştir.Davacılar vekilinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle H.U.M.K.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, 20/10/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.