Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 17443 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 3044 - Esas Yıl 2014





Davacı A.. C.. vekili Avukat T.. P.. tarafından, davalı K.. A... aleyhine 17/07/2008 gününde verilen dilekçe ile manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kabulüne dair verilen 12/12/2012 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları reddedilmelidir.2- a) Diğer temyiz itirazlarına gelince; dava, basın yoluyla kişilik haklarına saldırı nedeniyle uğranılan manevi zararın ödetilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece, istemin kabulü ile tazminat ödenmesine ve kararın Türkiye çapında yayın yapan bir gazetede bir kez yayımlanmasına karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir.Davacı, Bugün Gazetesi'nin 27/07/2007 tarihli sayısında ''Bilirkişi skandalı'' başlığı ve bu başlık altında kutucuk içinde ''Ajanlıkla Suçlanmışlardı'' biçiminde verilen haberlerde kendisi hakkında gerçekdışı ifadelere yer verildiğini, bir gün önce başka bir gazetede yayımlanan habere dayanılsa da bu habere gerçeğe aykırı eklemeler yapıldığını, haber nedeniyle kişilik haklarının ihlal edildiğini belirterek manevi tazminat istemiştir.Davalı, dava konusu haberin gerçek olup kamu yararı içerdiğini belirterek istemin reddedilmesini savunmuştur.Dosya kapsamından, yayım tarihinin 27/07/2007 olduğu ve olay üzerinden birkaç yıldan fazla süre geçtiği anlaşılmıştır. Mahkemece, davalının eylemine ilişkin manevi tazminata karar verildiğine göre, olay üzerinden uzunca bir zaman geçtiği de nazara alındığında, bunun ayrıca Türkiye çapında bir gazetede ilan edilmesinin bir yararının kalmadığı anlaşıldığından, kararın ilan edilmesine hükmedilmesi doğru görülmemiş ve kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir.b) Kişilik hakları hukuka aykırı olarak saldırıya uğrayan kimse manevi tazminat ödetilmesini isteyebilir. Yargıç, manevi tazminatın tutarını belirlerken, saldırı oluşturan eylem ve olayın özelliği yanında tarafların kusur oranını, sıfatını, işgal ettikleri makamı ve diğer sosyal ve ekonomik durumlarını da dikkate almalıdır. Tutarın belirlenmesinde her olaya göre değişebilecek özel durum ve koşulların bulunacağı da gözetilerek takdir hakkını etkileyecek nedenleri karar yerinde nesnel (objektif) olarak göstermelidir. Çünkü yasanın takdir hakkı verdiği durumlarda yargıcın, hukuk ve adalete uygun karar vereceği Medeni Yasa'nın 4. maddesinde belirtilmiştir. Takdir edilecek bu para, zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer bir işlevi (fonksiyonu) olan özgün bir nitelik taşır. Bir ceza olmadığı gibi malvarlığı hukukuna ilişkin bir zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. O halde bu tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek tutar, var olan durumda elde edilmek istenilen doyum (tatmin) duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır.AİHM kararlarında da, ifade özgürlüğünü ilgilendiren bu tür davalarda hükmedilecek tazmiantın saldırı ile makul bir orantılılık göstermesi gerektiğini belirtmiştir. Saldırı ile makul bir orantılılık göstermeyen tazminat kararlarının AİHS' nin 10. maddesine yönelik müdahale oluşturabileceğini belirtmiştir. (AİHM 35839/97 Başvuru nolu Pakdemirli/Türkiye kararı)Davaya konu olayda, olay tarihi, olayın gelişimi ve haberin veriliş şekli ile yukarıda gösterilen ilkeler gözönünde tutulduğunda takdir olunan manevi tazminat miktarı fazladır. Davacı için daha alt düzeyde bir miktar manevi tazminat takdir edilmesi gerekir. Kararın bu nedenle de bozulması gerekmiştir.SONUÇ: Temyiz edilen kararın yukarıda (2/a-b) nolu bentte gösterilen nedenlerle BOZULMASINA, davalının diğer temyiz itirazlarının yukarıda ilk bentte gösterilen nedenlerle reddine ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 18/12/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.