MAHKEMESİ : Antalya 5. İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ : 10/07/2014NUMARASI : 2014/77-2014/758İcra mahkemesince verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı karar, davalı ve davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.Davacı alacaklı tarafından, davalı borçlu aleyhine kira alacağının tahsili için başlatılan tahliye talepli icra takibine davalı borçlunun itiraz etmesi üzerine, davacı alacaklı vekili icra mahkemesinden itirazın kaldırılması ve tahliye isteminde bulunmuş, mahkemece itirazın kaldırılması isteminin kısmen kabulüne ve davalının tahliyesine karar verilmiş, karar davacı ve davalı tarafından temyiz edilmiştir.1-Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, temyiz olunan kararda yazılı gerekçelere göre, temyiz eden davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.2-Davalının tahliyeye yönelik temyiz itirazlarına gelince; Davaya dayanak olan icra dosyasında bulunan otuz günlük ödeme süresi gösterilen örnek 13 ödeme emri davalıya 11.01.2014 tarihinde tebliğ edilmiştir. Davalının icra takibine itiraz etmesi üzerine davacı tarafından itirazın kaldırılması ve tahliye istemli dava ise 21.01.2014 tarihinde açılmıştır. İİK.nun 269/1.maddesinin göndermesi ile Borçlar Kanunu'nun 260.maddesinde (6098 Sayılı Türk Borçlar Kanun'unun 315) yer alan yasal ödeme süresi olan otuz günlük süre dolmadan icra mahkemesinden tahliye isteminde bulunulamaz. Bu nedenlerle mahkemece tahliye isteminin reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde tahliye kararı verilmesi doğru değildir.3-Davacının alacağa yönelik temyiz itirazlarına gelince;Taraflar arasında 01.06.2012 başlangıç tarihli ve 5 + 5 yıl süreli kira sözleşmesinin varlığı hususunda uyuşmazlık bulunmamaktadır. Kira sözleşmesinde kira parasının yıllık 165.000,00 TL ve stopaj olarak kararlaştırılmış olup aylık 13.750,00 TL ve stopaj ödeneceği kararlaştırılmıştır. Aynı sözleşmenin hususi şartlar 6. maddesinde kontrat bitiminde kira bedelinin Devlet İstatistik Enstitüsü'nce belirlenen Üretici Fiyat Endeksi oranında arttırılacağı hüküm altına alınmıştır. Davacı alacaklı 26.12.2013 tarihinde başlattığı tahliye talepli icra takibi ile 2012 yılı Eylül ayına ait 6.368,00 TL ile 2012 yılı Ekim, Kasım, Aralık, 2013 yılı Ocak, Mart ve Nisan aylarına ait aylık 6.454,00 TL.den, 2013 yılı Şubat ve Mayıs aylarına ait aylık 10.454,00 TLden, 2013 yılı Haziran, Temmuz, Ağustos, Eylül, Ekim, Kasım ve Aralık aylarına ait aylık 14.482,00 TL den toplam 167.374,00 TL alacağın tahsilini talep etmiş davalı borçlu süresinde verdiği itiraz dilekçesinde borca itiraz etmiştir. Mahkemece davacıya ait banka hesap hareketleri getirtilerek yaptırılan bilirkişi incelemesinde 01.06.2012 ila 31.05.2013 dönemi kira parasının takip talebindeki davacı talebi gibi aylık 10.454,00 TL olduğu, 01.06.2013 dönemi kira parasının ise davacı tarafından davalıya keşide edilen ihtarnamede talep edildiği gibi aylık 13.750,00 TL olduğu kabul edilerek yapılan hesaplamadan davalıca yapılan ödemeler düşüldükten sonra 118.708,00 TL alacağın bulunduğu belirtilmiş mahkemece de anılan bilirkişi raporu hükme esas alınmıştır. Davacı alacaklı her ne kadar takip talebinde 01.06.2012 ila 31.05.2013 dönemi kira parasını aylık 10.454,00 TL den talep etmişse de yargılama aşamasında peşin alınan kira parasının düşümünden sonra kalan yıllık kira bedelinin takip konusu aylara bölünmesi suretiyle hesaplanan aylık kira parasının talep edildiğini belirterek aylık kira parasının kira sözleşmesinde yazdığı gibi 13.750,00 TL olduğunu belirtmiştir. Kira sözleşmesinde açıkça aylık kira parası tespit edildiğine göre 01.06.2012 ila 31.05.2013 dönemi kira parasının aylık 13.750 TL olduğunun, kira sözleşmesinde artış hükmü kararlaştırıldığına ve davalı borçlu itirazında sadece borca itiraz ettiğine göre artık takipte istenen 01.06.2013 dönemine ait aylık 14.482,00 TL kira miktarının kesinleştiğinin kabulü gerekir. Mahkemece bu husular üzerinde durularak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken hatalı bilirkişi raporu hükme esas alınarak yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir.Karar bu nedenle bozulmalıdır.SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı ve davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, istek halinde peşin harcın temyiz edenlere iadesine, 23.02.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.