Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 1721 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 544 - Esas Yıl 2015





MAHKEMESİ : Dörtyol 1. Asliye Hukuk MahkemesiTARİHİ : 07/05/2013NUMARASI : 2011/377-2013/414Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı tazminat davasına dair karar, davalılar tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.Dava, erken tahliye nedeniyle cezai şart ve kiralanan arsaya yapılan muhdesat bedelinin tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece,dava konusu talebin 22.500 TL lik kısmının davalılardan E.. U.. tarafından yargılama sırasında ödenerek konusuz kaldığından bu hususta hüküm kurulmasıma yer olmadığına, bakiye 4.500 TL yönünden davanın reddine karar verilmiş, hüküm bir kısım davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.Davacı vekili dava dilekçesinde ,müvekkilinin davalıların annesi kök muris Saadet ' a ait olan taşınmazda kiracı olduğunu, kira sözleşmesinin vekaletnameye istinaden davalılardan E.. U.. ile yapıldığını, sözleşmede davacı kiracının erken tahliyesi durumunda cezai şart öngörüldüğünü, muris Saadet'in ölümünden sonra taşınmazın ortaklığın giderilmesi yoluyla satıldığını ve davacının tahliye edildiğini bu nedenle cezai şart koşullarının oluştuğunu ayrıca davacı tarafından yapılan müştemilatın da ortaklığın giderilmesi davasında mütemmim cüz olarak satılması nedeniyle davalıların sebepsiz zenginleştiğini beyanla 15.000,00 TL bina bedeli, aylık 1.000,00 TL den 12.000,00 TL cezai şart olmak üzere toplam 27.000 TL nin tahsiline karar verilmesini istemiştir.Bir kısım davalılar vekili,davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, dava konusu talebin 22.500 TL lik kısmı yargılama sırasında ödenerek konusuz kaldığından bu hususta hüküm kurulmasıma yer olmadığına, bakiye 4.500,00 TL yönünden davanın reddine karar verilmiştir.1-Dosya kapsamına, toplanan delillere, mevcut deliller mahkemece takdir edilerek karar verilmiş olmasına ve takdirde de bir isabetsizlik bulunmamasına göre bir kısım davalılar vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.2-Bir Kısım Davalılar vekilinin cezai şarta yönelik temyiz itirazlarına gelince;Somut olayda; Dava konusu taşınmaz Saadet adına E.. U.. tarafından davacı İ.. Ü..'e 01.01.2006 başlangıç tarihli ve 15 yıl süreli kira sözleşmesi ile aylık net 70,00 TL bedelle kiraya verilmiştir.Kira sözleşmesinin ayrılmaz parçası olduğu belirtilen “cezai taahhütname” başlıklı belgenin üçüncü maddesinde kiralanan arsa üzerindeki taşınmazın (hızar atölyesi) kiracıya ait olduğu,arsanın arsa sahibi veya mirasçıları tarafından satılması, devredilmesi, imar veya inşaa edilmesi sebebiyle arazi üzerindeki taşınmazın zarar görmesi durumunda bina bedelinin kiracıya ödeneceği, dördüncü maddesinde ise kiracının kiralanan araziden kira süresi dolmadan önce tahliye edilmesi, zarar görmesi halinde kiralayan veya mirasçılarının kalan süre olarak her aylık 1.000,00 TL'yi toplu olarak ve bir seferde yer satıldığı tarihte ödeneceği kararlaştırılmıştır. Cezai taahhütname başlıklı belge içeriğinden kira sözleşmesi ve ekinin E.. U.. tarafından taşınmaz maliki Saadet Uğur'a vekaleten imzalandığı anlaşılmaktadır.Kiraya veren Saadet Uğur'un 28.03.2008 tarihinde vefatı üzerine tüm mirasçıları aleyhine dava açılmasında bir isabetsizlik bulunmamaktadır.Dava konusu taşınmaz üzerindeki ortaklığın giderilmesi için Dörtyol Sulh Hukuk Mahkemesinin 2009/422 esas ve 691 karar sayılı dosyası ile 16/06/2009 tarihinde dava açıldığı ve 30.10.2009 tarihinde verilen karar ile dava konusu Dörtyol İlçesi Sanayi Mh inönü Cd mevkii 45 ada 23 parsel sayılı taşınmaz üzerindeki ortaklığın umum arasında açık artırma yoluyla satılarak giderilmesine karar verildiği kararın 19.04.2010 tarihinde temyiz incelmesinden geçerek kesinleştiği ve dava konusu arsanın üzerindeki muhdesat ile birlikte satıldığı anlaşılmaktadır. Kira sözleşmesinin ön sahifesinin ön yüzünde atıf yapılan özel şartlar bölümünün 4.maddesi kiracının erken tahliyesi halinde kiralayanın sözleşmenin kalan süresinin bitimine kadar kiracının uğrayacağı kar kaybını peşinen karşılayacağına ilişkin özel bir düzenlemedir. Cezai şart geçerli bir borcun yerine getirilmemesi veya eksik yerine getirilmesi ya da belli bir yerde, belli bir zamanda yerine getirilmemesi durumunda borçlunun ödemesi gereken bir edimdir. Cezai şartın ceza ve tazminat fonksiyonu bulunmaktadır. Dava dilekçesindeki istem ve sözleşmenin 4.maddesinin yorumu karşısında bu hüküm cezai şart kapsamında değerlendirilemez. Bu nedenle bu bedel davacı kiracının tahliye tarihinden itibaren dava konusu kiralanan ile aynı vasıf ve özelliklerine sahip bir taşınmazı aynı şartlarda kiralayarak elde edeceği kar kaybından fazla olamaz. Bu nedenle mahkemece davacı kiracının tahliye tarihinden itibaren dava konusu kiralanan ile aynı vasıf ve özelliklere sahip bir taşınmazı kiralayarak elde edebileceği kar kaybının uzman bilirkişiler aracılığıyla tespit edilerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir.Hüküm bu nedenle bozulmalıdır.SONUÇ;Yukarıda açıklanan nedenlerle bir kısım davalılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 23.02.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.