Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 17161 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 1444 - Esas Yıl 2014





Davacı G.. S.. vekili Avukat A.A. tarafından, davalılar A.. A.. vdl aleyhine 30/09/2010 gününde verilen dilekçe ile maddi ve manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 17/09/2013 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi N.. T.. dışındaki davalılar vekili Avukat N. B. B. tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.1-Dava, yayın yolu ile kişilik haklarına saldırı nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemlerine ilişkindir. Mahkemece, maddi tazminat isteminin reddine, manevi tazminat isteminin ise kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, N.. T.. dışındaki davalılar tarafından temyiz olunmuştur.Dava dilekçesinde, davacı ile davalılardan N.. T.. arasında boşanma davasının derdest olduğu; adı geçen davalının beyanlarının haber konusu edildiği; ifadelerin gerçek olmadığı, özel yaşamın ihlal edildiği ve kişilik haklarına saldırıda bulunulduğu ileri sürülerek maddi ve manevi tazminat talep edilmiştir.Cevap dilekçelerinde, hukuka uygun sınırlar içinde kalındığı savunulmuştur.Mahkemece, maddi tazminat istemi reddedilmiş; manevi tazminat istemi ise, özel yaşamın ihlal edildiği gerekçesiyle kısmen kabul edilmiştir.Dosyadaki bilgi ve belgelerden, görsel medyada haber spikerliği yapan davacı G.. D. T.'nun,eşi N.. T.. tarafından aldatıldığı iddiasıyla İstanbul 1. Aile Mahkemesi'nin 2009/788 Esas sayılı dosyasında boşanma davası açtığı; aynı davada eş N.. T..'nun verdiği 21/10/2009 tarihli davaya cevap ve karşılık dava dilekçesinde, davacıyı evlilik sürecinde ağır kusurlu olmak ve sadakatsiz davranmakla itham ederek boşanma ile birlikte manevi tazminata karar verilmesini istediği anlaşılmaktadır.Basının maddi gerçekliği araştırmak ve kanıtlamak yükümlülüğü bulunmamaktadır. Haber, verildiği andaki beliriş biçimine göre görünür gerçeklik kapsamında ise hukuka uygun kabul edilmelidir. Dosya kapsamından, davacı ile davalılardan N.. T.. arasında boşanma davasının mevcut olduğu; davaya konu olguların boşanma davası sırasında ileri sürüldüğü anlaşılmaktadır. Şu durumda, hukuka aykırı ve tazminat hakkı doğuracak nitelikte bir yayından söz edilemez. Mahkemece, manevi tazminat isteminin de reddi gerekir. Karar, bu bakımdan yerinde görülmemiş ve bozmayı gerektirmiştir.2-Mahkeme, çözümü hukuk dışında, özel veya teknik bilgiyi gerektiren hallerde, taraflardan birinin talebi üzerine yahut kendiliğinden, bilirkişinin oy ve görüşünün alınmasına karar verir. Hakimlik mesleğinin gerektirdiği genel ve hukuki bilgiyle çözümlenmesi mümkün olan konularda bilirkişiye başvurulamaz.(HMK m.266).Somut olay, hakimlik mesleğinin gerektirdiği genel ve hukuki bilgi ile çözümlenebilir niteliktedir. Bilirkişi düşüncesine başvurulması, maddeye açık aykırılık oluşturmaktadır. Mahkemece, usule aykırı biçimde bilirkişi görüşü alınarak ücretinin de davalı tarafa yükletilmesi doğru görülmemiş ve bu yön de bozmayı gerektirmiştir.SONUÇ: Temyiz olunan kararın, yukarıda (1 ve 2) sayılı bentlerde gösterilen nedenlerle temyiz eden davalılar yararına BOZULMASINA; bozma nedenlerine göre öteki temyiz itirazlarının ise incelenmesine yer olmadığına ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 15/12/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.