Adalet Bakanlığı'nın, 26/03/2015 tarihli yazısı ile kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan sanık H.. K.. hakkında Bakırköy 8. Sulh Ceza Mahkemesi tarafından 10/12/2012 tarihinde 2009/839 esas ve 2010/299 karar sayı ile verilen kamu davasının düşmesine ilişkin ek kararın kanun yararına bozulmasının istenmesi üzerine, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nca 06/04/2015 tarihli yazı ekinde dosyanın Dairemize gönderildiği anlaşıldı.Dosya incelendi.GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:A) Konuyla İlgili Bilgiler:1- Bakırköy 8. Sulh Ceza Mahkemesi tarafından 25/02/2010 tarihinde 2009/839 esas ve 2010/299 karar sayı ile, sanık H.. K..'un TCK'nın 191. maddesinin 1. fıkrası ve 62. maddesi gereğince 10 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, ayrıca aynı Kanun'un 191. maddesinin 2. fıkrası uyarınca tedavi ve denetimli serbestlik tedbirine tabi tutulmasına karar verildiği ve hükmün temyiz edilmeksizin kesinleştiği,2- Hükümlünün, tedavi ve denetimli serbestlik tedbirinin gereklerini yerine getirmesi üzerine, Bakırköy 8. Sulh Ceza Mahkemesi tarafından 10/12/2012 tarihinde 2009/839 esas ve 2010/299 sayılı ek kararla hükümlünün tedavi ve denetimli serbestlik tedbirine uyduğu gerekçesiyle, TCK'nın 191. maddesinin 5. fıkrası uyarınca «kamu davasının düşmesine» karar verildiği ve kararın yasa yoluna başvurulmadan kesinleştiği,Anlaşılmıştır.B) Kanun Yararına Bozma Talebi:Kanun yararına bozma talebi ve ihbar yazısında, «5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 191/7. maddesi uyarınca, sanığın tedavi ve denetimli serbestlik tedbirinin gereklerine uygun davranması hâlinde mahkûm olduğu cezanın infaz edilmiş sayılacağı ve Cumhuriyet savcılığınca sadece yerine getirme fişi tanzim edilmesi gerektiği gözetilmeden, sanığın tedavi ve denetimli serbestlik tedbirine uyduğundan bahisle kamu davasının düşürülmesine karar verilmesinde isabet görülmemiştir.» denilerek, Bakırköy 8. Sulh Ceza Mahkemesi'nin 10/12/2012 tarihli ek kararın bozulması istenmiştir.C) Konunun Değerlendirilmesi:Hükümden sonra 6545 sayılı Kanunla yeniden düzenlenen TCK'nın 191. maddesi ile aynı Kanunla 5320 sayılı Kanun'a eklenen ek 7. maddenin 2. fıkrası uyarınca uyarlama yapılması mümkün görülmüştür.Tedavi ve denetimli serbestlik tedbirinin gereklerine uygun davranan hükümlünün, hüküm tarihinde yürürlükte olan TCK'nın 191. maddesinin 7. fıkrası gereğince, mahkûm olduğu cezanın infaz edilmiş sayılması yerine davanın düşmesine karar verilmesi yasaya aykırı olduğundan, kanun yararına bozma talebi yerindedir.D) Karar :Tedavi ve denetimli serbestlik tedbirinin gereklerine uygun davranması nedeniyle hükümlünün cezasının infaz edilmiş sayılacağı gözetilmeden, davanın düşmesine karar verilmesi yasaya aykırı olup, kanun yararına bozma talebi yerinde görüldüğünden; Bakırköy 8. Sulh Ceza Mahkemesi tarafından 10/12/2012 tarihinde 2009/839 esas ve 2010/299 karar sayı ile verilen kamu davasının düşmesine ilişkin ek kararın 5271 sayılı CMK'nın 309. maddesinin 3. fıkrası gereğince kanun yararına BOZULMASINA, aynı Kanun'un 309. maddesinin 4. fıkrasının (a) bendi uyarınca gerekli işlemin yapılması için, dosyanın Adalet Bakanlığı'na sunulmak üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'na gönderilmesine, 30/05/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.