Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davalı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:Davaya süresi içinde cevap verilmemiş olması, davacının dava dilekçesinde ileri sürdüğü vakıaların tamamının inkarı anlamına gelir. (HMK. m. 128) Bu böyle olmakla birlikte, süresi içinde davaya cevap vermemiş olmak, davalının savunmasını ispat etme ve davacının ileri sürdüğü vakıaları çürütmeye yönelik delil gösterme hakkını ortadan kaldırmaz. Eş söyleşiyle, davaya süresinde cevap vermeyen davalı, davacının kusurlarına yönelik olarak değil, kendisine kusur yüklenemeyeceğine ilişkin olarak delil bildirme hakkına sahiptir. Kaldı ki, delil taraflar arasındaki çekişmeli hususların ispatı için gösterileceğine göre, bu husus saptanmadan taraflardan delillerini sunmaları da beklenemez. Mahkemece davalıya delil bildirme için süre verilmiş ve verilen süre içinde delil bildirilmemiş ise de; davalı süreyi izleyen ilk oturumda delil olarak tanık bildirmiş, tanığı Haluk Sert'in dinlenmesini istemiştir. Mahkemenin verdiği süre kesin kaydını ve süreye uyulmamasının yaptırımını içermediğinden sonuç doğurucu nitelikte değildir. O halde, hukuki dinlenilme hakkının (HMK md. 27) bir gereği olarak davalıya tanığı H..S...i Hukuk Muhakemeleri Kanununun 240 vd. maddeleri uyarınca dinletme imkanı tanınması, dinlenebildiği takdirde de diğer delilerle birlikte değerlendirilerek hasıl olacak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde inceleme ile hüküm kurulması doğru bulunmamıştır.SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda gösterilen sebeple BOZULMASINA, temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.