Davada, davacı L.D.T. kendi adına aldığı nüfus kaydında ana adının S. Olduğunu, 1981 yılında ölen annesine ait nüfus kaydında ise ana adının idari kayıt düzeltme ile S olarak değiştirildiğini davalı idarenin herhangi bir gerekçe göstermeksizin yaptığı ve hatalı olan bu değişikliğin resmi evrak ve kayıtlar arasında çelişki meydana getirdiğini belirterek, nüfus kayıtlarındaki ana adının S olarak düzeltilmesini istediği anılan Mahkeme'nin 07/05/2009 tarih ve 2009/77 Esas, 2009/173 Karar sayılı hükmü ile dava dilekçesinin yetki yönünden reddine karar verildiği, davaya İstanbul 8. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2009/174 Esas sayılı dosyasında devam edilerek 04/11/2009 tarihinde davanın kabulüne karar verildiği İstanbul 3. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu kararıyla kapatılması üzerine gerekçeli kararın İstanbul 3. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2009/579 Esas ve 2009/193 Karar sayılı dosyası üzerinden yazıldığı, hükmün temyiz edilmeksizin kesinleştiği anlaşılmaktadır.Davacının dava tarihinde İstanbul İli, Beşiktaş İlçesi Levent Mahallesinde nüfusa kayıtlı olduğu, bu nüfus kaydında ana adının S. Olarak yazıldığı, kararda ise davacının Ankara ili, Altındağ İlçesi, Sakarya Mahallesi, Cilt no: 78, Hane no: 1220 de bulunan kapalı nüfus kaydındaki S olan ana adının S olarak düzeltilmesine karar verildiği anlaşılmıştır.1- İstanbul 8. Asliye Hukuk Mahkemesi'nce 04/11/2009 tarihinde karar verildiği kısa kararın açıklandığı adı geçen Mahkemenin kapatılması üzerine 12/11/2009 tarihinde tutanakla dava dosyalarının İstanbul 3. Asliye Hukuk Mahkemesinde devredildiği anlaşıldığına göre devirden önce karara çıkan dava dosyasının 04/11/2009 tarihi itibarıyla henüz devredilmediği göz önünde tutularak İstanbul 8. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2009/174 Esas sayısı ile 04/11/2009 karar tarihinde karar numarası verilerek gerekçeli kararın yazılması gerekirken İstanbul 3. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin esasına kayıt edilip buradan karar numarası verilip 10/11/2009 tarihi karar tarihi olarak gerekçeli kararda belirtilmek suretiyle Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 381., 388. ve 389. Maddelerine aykırı şekilde karar verilmesi,2- 5490 Sayılı Nüfus Hizmetleri Yasası'nın 14. Maddesinde, “Nüfus kaydının kapatılması; ölüm, gaiplik, Türk vatandaşlığının kaybı, evlenme, boşanma, evlat edinilme, soy bağının düzeltilmesi veya reddi gibi olaylar nedeniyle bir kaydın üzerinde işlem yapılamaz hale getirilmesidir. Kaydın kapatılmasına ilişkin sebep ortadan kalktığında veya kaydın yeniden açılmasını gerektirecek yeni bir sebep ortaya çıktığında kayıt yeniden açılır. Kaydın açılmasından sonra kişisel durumda meydana gelmiş olan olaylar kişinin kaydına işlenir.” Hükmü yer almaktadır. Davacının düzeltilmesini istediği annesinin adı kapalı kayıt olan Ankara'da ki nüfus kaydında yazılı olan adı olup kapalı kayıt üzerinde herhangi bir düzeltme yapılamayacağından bu yöndeki istemin reddine karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu gibi karar verilmesi,Usul ve yasaya aykırıdır.Bu itibarla yukarıda açıklanan nedenlerle Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün HUMK'un 427. Maddesi gereğince sonuca etkili olmamak kaydıyla kanun yararına BOZULMASINA ve gereği yapılmak üzere kararın bir örneği ile dosyanın Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'na gönderilmesine, 14/12/2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.