Taraflar arasında görülen davada Hatay 1. Sulh Hukuk Mahkemesi’nce verilen 20/02/2014 tarih ve 2013/937-2014/153 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:Davacı vekili, müvekkiline nakliyat poliçesiyle sigortalı cam emtiasının davalının taşıyıcısı bulunduğu araç ile Türkiye-Polonya nakliyesini müteakip hasarlı teslim edildiğini, 2.534,00 TL hasar bedelinin müvekkilince sigortalısına ödendiğini, davalı aleyhine girişilen icra takibinin davalının itirazı üzerine durduğunu ileri sürerek, itirazın iptaline, takibin devamına, icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı vekili, dava konusu malların Polonya'da yabancı menşeili bir firmaya satıldığını, davacı şirketin sigortalısının iş bu mallar üzerinde herhangi bir hak iddia etmesinin mümkün olmadığını, davacının aktif dava ehliyetinin bulunmadığını, CMR 32/1. maddesi uyarınca 1 yıllık zaman aşımı süresi içinde davanın açılmadığını, CMR 30/1. maddesine uygun hasar bildiriminde bulunulmadığını, hasarın taşıyıcıdan kaynaklandığının ispat edilmediğini, zarar miktarının neye göre belirlendiğinin muallak olduğunu, CMR 23/1 ve 3. maddeleri uyarınca zararın belirlenmesi gerektiğini, taşıyıcının sınırlı sorumluğu bulunduğunu, CMR 27. maddesi uyarınca %5 faiz istenebileceğini savunarak, davanın reddini istemiştir.Mahkemece, Dairemizin bozma ilamına uyularak yapılan yargılama neticesinde, CMR 30/1. maddesi gereği, hasarın zamanında ileri sürülmemiş olmasının taşıyıcıya karşı dava açmayı engellemeyeceği, teslim tutanağı başlıklı 18.04.2007 tarihli belgenin incelenmesinde malların boşaltılması sırasında malda hasar tespit edildiği, hasara ilişkin fotoğrafların çekildiği, boşaltma sırasında şoförün hazır bulunduğu ve belgenin alt kısmında yeminli tercümana ait imza ve mühürün bulunduğu, davalının hasardan sorumlu olduğu gerekçesiyle, davanın kabulü ile itirazın iptaline, takibin devamına, %40 icra inkar tazminatına karar verilmiştir.Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.Dava, CMR'ye tabi taşıma nedeniyle oluşan hasarın rücuen fiili taşıyıcıdan tahsili için yapılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkin olup, mahkemece yazılı olduğu şekilde davanın kabulüne karar verilmiştir. Ancak, davacı sigorta şirketi, sigortalısına ödeme yaptığına dair bir liste sunmuş olup, bu listede poliçe numarası ve ödeme miktarı yer almakta ise de, kimin adına ödeme yapıldığı belli olmadığı gibi ödeme yapılanın imzası da mevcut değildir. Dosyada Y. Dek. Cam San. ve Tic. A.Ş'nin sigorta acentesine hitaben yazdığı hasar bedelinin kendilerine ödenmesi isteğini içerir dilekçe bulunmaktadır. Davacının dayanağı olan poliçede gönderici Y. Dek. Cam. San. ve Tic. A.Ş. sigorta ettiren, alıcı E. S. A. ise sigortalıdır. Bu durumda, davacı tarafça, sigortalıya değil de sigorta ettiren Y. Dek. Cam. San. ve Tic. A.Ş'ye ödeme yapılmış ise, mahkemece evvel emirde Y. Dek. Cam. San. ve Tic. A.Ş'nin yurtdışından malın bedelini tahsil edip etmediği hususları araştırılmalı, davacının aktif dava ehliyeti bulunup bulunmadığı belirlenmelidir. Mahkemece resen gözetilmesi gereken aktif dava ehliyetinin varlığı araştırılmaksızın, davanın esası hakkında karar verilmesi doğru olmadığı gibi davalı vekilinin süresi içinde zamanaşımı def'inde bulunduğu halde CMR 32. maddesi gereğince davalının zaman aşımı def'iinin de yerinde olup olmadığı incelenmeksizin yazılı gerekçeyle davanın kabulüne karar verilmesi yerinde görülmemiş, kararın temyiz eden davalı yararına bozulması gerekmiştir.SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle kararın davalı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz eden davalıya iadesine, 21/10/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.