Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 1593 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 2248 - Esas Yıl 2015





MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTaraflar arasındaki itirazın iptali davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:Y A R G I T A Y K A R A R IDavacı vekili dava dilekçesinde, davalının abonesiz elektrik kullandığını ve müvekkili şirket tarafından tahakkuk edilen kaçak elektrik bedelini ödemediğinden hakkında ....İcra Müdürlüğünün 2012/4947 esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalının ise böyle bir borcunun olmadığını belirterek icra takibine itiraz ettiğini, ancak borçlunun itirazının haksız ve kötü niyetli olduğunu beyanla fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla haksız ve dayanaksız olan davalı itirazının iptaline, takibin devamına, davalının kullandığı kullanıcı olmak sıfatı ile sorumlu olduğu bedelin icra takibi tarihi itibariyle 36.371,01.TL olan borç yekününe itiraz tarihinden itibaren TCMB avans faizi ve faizin KDV.si ve tüm ferileri ile birlikte davalıdan tahsiline, borçlu aleyhine %40 icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı vekili müvekkilinin kaçak elektrik kullanmadığının tespit edildiğini belirterek davanın reddini talep etmiştir .Mahkemece, "....tarımsal sulama tesisinde abonesiz ve sayaçsız kaçak elektrik kullanımı olmadığı, davalının kaçak elektrik kullandığı hususunun ispatlanamadığı ve davalının söz konusu borçtan sorumlu tutulamayacağı ..."gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, sözkonusu karar davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.Uyuşmazlık; kaçak tahakkukuna vaki faturaya ilişkin takibe yönelik itirazın iptali istemine ilişkindir.4628 sayılı Elektrik Piyasası Kanununa dayanılarak hazırlanan ve 25 Eylül 2002 günlü Resmi Gazetede yayınlanarak 01.03.2003 tarihinde yürürlüğe giren Elektrik Tarifeleri Müşteri Hizmetleri Yönetmeliği'nin 13.maddesinde, gerçek veya tüzel kişiler tarafından, dağıtım sistemine veya sayaçlara veya ölçü sistemine ya da tesisata müdahale ederek, tüketimin doğru tespit edilmesini engellemek suretiyle, eksik veya hatalı ölçüm yapılması veya hiç ölçülmeden veya yasal şekilde tesis edilmiş sayaçtan geçirilmeden mevzuata aykırı şekilde elektrik enerjisi tüketilmesi kaçak elektrik enerjisi tüketimi olarak kabul edilmiş olup, aynı yönetmeliğin 15.maddesinde, kaçak ve usulsüz elektrik enerjisi kullanımına ilişkin tespit, süre, tüketim miktarı hesaplama, tahakkuk, ödeme yöntemleri ile diğer usul ve esasların dağıtım lisansı sahibi tüzel kişiler tarafından belirlenerek, Kuruma sunulacağı ve kurul onayı ile uygulamaya konulacağı açıklanmıştır.Davaya konu 11.06.2012 tarihli kaçak/usulsüz elektrik kullanım tespit tutanağın içeriğinden "abonesiz, aynı zamanda sayaçsız düz bağlı olarak elektrik enerjisi kullanıyor" denilerek davalı ...'in kaçak elektrik kullandığının tespit edildiği anlaşılmaktadır.Bu bağlamda; davacı tarafın, hiç ölçülmeden ve yasal şekilde tesis edilmiş sayaçtan geçirilmeden mevzuata aykırı şekilde elektrik enerjisi tüketmesi eyleminin, kaçak elektrik enerjisi tüketimi olduğu ve Elektrik Piyasası Müşteri Hizmetleri Yönetmeliği hükümlerine göre kaçak elektrik bedeli hesabı yapılması gerektiği kuşkusuzdur.Davalı kurum elemanları tarafından düzenlenen kaçak elektrik tespit tutanağı aksi sabit oluncaya kadar geçerli olan resmi belgelerden olup, aksi davalı tarafça ispat edilemediğine göre, davalının kaçak elektrik tükettiğinin kabulü gerekir.Hal böyle olunca mahkemece; yukarıda açıklanan maddi ve hukuki olgular gözetilerek, davacı ... şirketinin, davalı taraftan isteyebileceği kaçak elektrik bedelinin, Elektrik Piyasası Müşteri Hizmetleri Yönetmeliği’ne ve Kaçak ve Usulsüz Elektrik Enerjisi Kullanılması Durumunda Yapılacak İşlemlere İlişkin Usul ve Esaslar hakkında 622 sayılı karara ve diğer ilgili mevzuat hükümlerine göre hesaplanması için önceki bilirkişi dışındaki içinde yüksek elektrik mühendisinin de olduğu bilirkişilerden oluşturulacak üçlü bilirkişi heyetinden, denetime elverişli rapor alınması, davalının sorumlu tutulabileceği kaçak elektrik bedelinin duraksamasız belirlenmesi, toplanan ve toplanacak deliller birlikte değerlendirilerek hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme sonucu, yazılı gerekçelerle, davanın reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı görülmüş, bu husus bozmayı gerektirmiştir.SONUÇ: Yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 11.02.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.