Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 1563 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 24643 - Esas Yıl 2013





MAHKEMESİ : Asliye Ceza MahkemesiSUÇ : DolandırıcılıkDolandırıcılık suçundan, sanığın mahkûmiyetine ilişkin hüküm, sanık müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:Kendisini emlakçı olarak tanıtan sanığın, tanık ..... vasıtası ile tanıştığı katılana, "gel sana ........ yer alayım, oraya yatırım yap, otel yap" dediği, katılanın da bu teklifi kabul ettiği, daha sonra sanığın, "arsa sahibi köylüler geliyor, bunlara kapora vererek mukavele yapayım, sonrada sen gelir geri kalan paralarını vererek tapularını alırsın" dediği, bu nedenle katılanın, arsa sahibi köylülere kapora verilmesi için sanığa, 10.000,00 TL gönderdiği ancak parayı alan sanığın, arsa alınması konusunda aracılık yapmadığı gibi söz konusu parayı da iade etmeyerek atılı suçu işlediğinin iddia edildiği olayda;Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre; sanık müdafiinin, uyuşmazlığın hukuki nitelikte olduğuna, suçun maddi unsurlarının oluşmadığına ilişkin temyiz itirazlarının reddine, ancak;1- 15.04.2008 olan suç tarihinin gerekçeli karar başlığına 14.05.2010 olarak yanlış yazılması,2-Sanığın, daha önce hapis cezasına mahkum edilmemiş ve suç tarihinde 65 yaşını doldurmuş olduğunun anlaşılması karşısında, 5237 sayılı TCK'nın 50/3. maddesi uyarınca sanık hakkında hükmedilen kısa süreli hürriyeti bağlı cezanın, birinci fıkrada yazılı seçenek yaptırımlardan birine çevrilmesinin zorunlu olduğunun gözetilmemesi,3-TCK'nın 51/2. maddesinde yer alan "Cezanın ertelenmesi, mağdurun veya kamunun uğradığı zararın aynen iade, suçtan önceki hale getirme veya tazmin suretiyle tamamen giderilmesi koşuluna bağlı tutulabilir. Bu durumda koşul gerçekleşinceye kadar cezanın infaz kurumunda çektirilmesine devam edilir. Koşulun yerine getirilmesi halinde hâkim kararıyla hükümlü infaz kurumundan derhal salıverilir." hükmünün, aynı zamanda etkin pişmanlık başlığı altında TCK'nın 168.maddesi gereğince cezadan indirim sebebi olduğu kanuni bir indirim sebebinin aynı zamanda hapis cezasının infaz edilmiş sayılmasını gerektirecek şekilde erteleme şartı olarak belirlenmesinin mümkün olmadığı gözetilmeyerek; "etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanmayan" sanık hakkında ertelemenin, katılanın uğradığı zararın giderilmesi şartına tâbi tutulması,Kanuna aykırı olup, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden 5320 sayılı Kanun'un 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, 15.02.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.