Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 154 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 728 - Esas Yıl 2014





Taraflar arasındaki "itirazın kaldırılması" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; İstanbul Anadolu 14. (Kapatılan Kadıköy 4.) İcra Hukuk Mahkemesince davanın kısmen kabulüne dair verilen 06.09.2012 gün ve 2012/229 E.- 2012/707 K. sayılı kararın incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 12. Hukuk Dairesinin 12.02.2013 gün ve 2012/28121-3617 E. K. sayılı ilamı ile; (…Kadıköy 5.Aile Mahkemesi'nin 11.10.2011 tarihli ara kararına dayalı olarak başlatılan tedbir nafakasına ilişkin genel haciz yoluyla takipte alacaklı tarafından borçlunun itirazının kaldırılmasının istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda itirazın kaldırılmasına karar verilmiştir. İcra İflas Kanunu'nun 62/1. maddesine göre itiraz etmek isteyen borçlu, itirazını, ödeme emrinin tebliği tarihinden itibaren yedi gün içinde dilekçe ile veya sözlü olarak icra dairesine bildirmeye mecburdur. Somut olayda alacaklı tarafından genel haciz yoluyla ilamsız icra takibine başlandığı, örnek 7 numaralı ödeme emrinin 07.12.2011 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun ise İİK.nun 62/1.maddesinde öngörülen yasal 7 günlük süreden sonra 8.gün olan 15.12.2011 havale tarihli dilekçesiyle takibe itiraz ettiği anlaşılmıştır. Bu durumda süresinde yapılmış bir itiraz bulunmadığı ve takibin kesinleştiği gerekçesi ile itirazın kaldırılması isteminin reddine karar verilmesi gerekirken işin esası incelenerek yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir....) gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle yeniden yapılan yargılama sonunda; mahkemece önceki kararda direnilmiştir. TEMYİZ EDEN: Davalı vekili HUKUK GENEL KURULU KARARI Hukuk Genel Kurulunca incelenerek kararın süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü: Dava, genel haciz yolu ile yapılan icra takibine vaki itirazın kaldırılmasına ilişkindir. Davacı vekili, Kadıköy 5. Aile Mahkemesinin 2011/76 Esas sayılı dosyası arasında verilen 11.10.2011 günlü ara karar gereğince birikmiş nafaka alacağı için genel haciz yolu başlatılan icra takibine, borçlu tarafından yapılan itirazın kaldırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı, davanın reddini istemiştir. Mahkemece, müşterek çocukların özel anaokuluna gönderilmesi mecburiyet olmayıp babanın tercihi olarak görüldüğü, anaokuluna yapılan ödemenin nafaka borcuna mahsup edilmesinin mümkün olmadığı, dosyaya sunulan ve banka hesabına yapıldığı belirtilen ödemelerde nafaka borcuna ilişkin olduğuna yönelik herhangi bir kayıt olmadığı, nafakaya 11.10.2011 tarihinde hükmedildiği, yapılan tüm ödemelerinde henüz nafaka ödeme yükümlülüğü doğmadan yapıldığı, sadece 02.11.2011 tarihli ödemenin ara kararından sonra yapıldığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; davalı vekilinin temyizi üzerine Özel Dairece yukarıda başlık bölümünde yer alan nedenlerle hüküm bozulmuş, mahkemece icra takibine yapılan itirazın süresinde olduğu gerekçesiyle önceki hükümde direnilmiştir. Direnme kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Uyuşmazlık, genel haciz yolu ile başlatılan ilamsız icra takibine borçlu tarafından yapılan itirazın, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanununun (İİK) 62/1 maddesi uyarınca 7 günlük süre içinde yapılıp yapılmadığı noktasında toplanmaktadır. İİK.nun üçüncü babında yer alan ilamsız icra takibi başlıklı genel haciz yolu ile yapılan icra takiplerine ilişkin olarak, ödeme emrini tebliğ alan borçlu tarafından, İİK.nun 62/1 maddesi uyarınca 7 gün içerisinde dilekçe ile veya sözlü olarak itiraz edilebilir. İtiraz, takibi yapan icra dairesinden başka bir icra dairesine yapıldığı takdirde bu daire gereken masrafı itirazla birlikte alarak itirazı derhal yetkili icra dairesine gönderir. 11.05.2005 tarih 25783 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren İcra ve İflas Kanunu Yönetmeliğinin 10. maddesine göre, başka yer icra ve iflâs dairelerine gönderilmek üzere verilen dilekçelere ilişkin bilgiler, sıra numarası, evrakın tarih ve numarası, gönderilen veya gönderen daire, geliş veya gönderilme tarihi, evrakın özeti ve düşünceler sütunlarını içeren muhabere kaydına kaydolunur ve bu şekilde başka yer icra dairesine yapılan itiraz, itiraz dilekçesinin geliş tarihinin gösterildiği muhabere kaydı tarihinde yapılmış sayılır. Tüm bu açıklamalar ışığında somut olaya bakıldığında; borçluya ödeme emri 07.12.2011 tarihinde 7201 sayılı Tebligat Kanunu hükümlerine göre usulüne uygun olarak tebliğ edilmiş, borçlu tarafından icra takibinin yapıldığı Kadıköy 1. İcra Müdürlüğünün 2011/22040 Esas sayılı takip dosyasına gönderilmek üzere 14 Aralık 2011 tarihinde "Aidiyeti Cihetiyle ...... İcra Müdürlüğüne yazılı ve imzalı" havale tarihi içerir İstanbul 26. İcra Müdürlüğüne ibraz olunan dilekçe ile itiraz edilmiştir. Bu husus gerek temyiz incelemesi sırasındaki icra dosyası arasındaki itiraz dilekçesi üzerindeki İstanbul 26. İcra Müdürüne ait havaleden, gerekse de bozma kararından sonra getirilerek dosya arasına alınan muhabere kaydından görüldüğünden, alacaklı tarafından genel haciz yolu ile yapılan takibe borçlu tarafından, İİK'nın 62/1 maddesi uyarınca süresi içinde itiraz edildiği anlaşılmaktadır. Hukuk Genel Kurulunca yapılan görüşmeler sırasında, bozma kararından sonra getirtilen İstanbul 26. İcra Müdürlüğüne ait muhabere defteri örneğinin, yeni delil olduğu, direnme kararının yeni delile dayalı yeni hüküm olduğu ve temyiz incelemesinin Özel Dairece yapılması gerektiği görüş olarak belirtilmiş ise de, itirazın 14.12.2011 tarihinde yapıldığının Özel Dairenin temyiz incelemesi sırasında bulunan icra dosyası arasındaki itiraz dilekçesinden anlaşıldığı, bozma kararından sonra muhabere defterinin örneğinin getirtilmesinin yeni delil niteliğinde bulunmadığı gerekçesiyle, bu görüş Kurul çoğunluğu tarafından benimsenmemiştir. Hal böyle olunca, itirazın süresinde yapıldığı anlaşıldığından yerel mahkemenin direnmesi uygundur. Ne var ki, esasa ilişkin diğer temyiz itirazları incelenmediğinden bu konuda inceleme yapılmak üzere dosya Özel Daireye gönderilmelidir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle direnmeye uygun bulunduğundan işin esasına ilişkin davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının incelenmesi için dosyanın 12. HUKUK DAİRESİ BAŞKANLIĞINA gönderilmesine, 10.02.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.