MAHKEMESİ : Konya 1. Asliye Hukuk MahkemesiTARİHİ : 21/01/2014NUMARASI : 2011/389-2014/23Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı itirazın iptali davasına dair karar, davalılar tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.Asıl dava,kira sözleşmesinden kaynaklanan ödenmeyen elektrik bedeli ve gecikme zammı alacağının tahsili amacıyla başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali, Birleşen dava, kira sözleşmesinden kaynaklanan kira bedelinden bakiye 14.000 TL alacağın tahsili amacıyla başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. Mahkemece, Asıl davada, davanın kabulüne, davalıların Konya 14. İcra Müdürlüğü'nün 2011/4682 takip sayılı dosyasına bildirdikleri itirazlarının asıl alacak olan 20.418,90 TL ve takip tarihine kadar işlemiş faizi ile birlikte toplam 20.993,29 TL.' ye yönelik olarak iptaline, takibin asıl alacak olan 20.418,90 TL.' ye takip tarihinden itibaren yıllık % 9 oranını geçmemek üzere devamına, asıl alacağın %40'ı olan 8.397 TL. icra inkar tazminatının davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, Birleşen davada, davanın kabulüne, davalıların Konya 14. İcra Müdürlüğü'nün 2011/4683 takip sayılı dosyasına bildirdikleri itirazların iptaline, takibin devamına, asıl alacağın %40'ı olan 5.600 TL icra inkar tazminatının davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesi üzerine hüküm davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.1-Birleşen davada davalılar vekilinin hükme yönelik temyiz itirazlarına gelince:Dosya kapsamına, toplanan delillere, mevcut deliller mahkemece takdir edilerek karar verilmiş olmasına ve takdirde de bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalılar vekilinin Birleşen davada verilen hükme yönelik temyiz itirazları yerinde değildir.2-Asıl davada davalılar vekilinin hükme yönelik temyiz itirazlarına gelince:Dosya kapsamına, toplanan delillere, mevcut deliller mahkemece takdir edilerek karar verilmiş olmasına ve takdirde de bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalılar vekilinin davalılar Abdullah ve H.. Y.. hakkında verilen hükme yönelik temyiz itirazları yerinde değildir.3-Asıl davada davalılar vekilinin davalı Ö.. Y.. hakkında verilen hükme yönelik temyiz itirazlarına gelince:Davacı vekili,dava dilekçesinde,davacıya ait ve üzerinde su kuyusu bulunan taşınmazların(483-485-486-505 ve 494 parseller) sözlü anlaşma ile davalılar Ömer ,Abdullah ve H.. Y..'a kiraya verildiğini, davalıların kiraladıkları taşınmazları, davalıların konya c.başsavcılığının 2010/20883 hazırlık dosyasında tarlaları icara aldıklarını kabul ettiklerini,kiralananların üzerinde bulunan su kuyularından davalıların sulama yaptığını ve bu kuyuların elektrik aboneliklerinin davacı adına olduğunu,oluşan elektrik bedeli ve gecikme zammı toplamının 20.993,29 TL'nin tahsili için davalılar hakkında Konya 14. İcra Müdürlüğü'nün 2011/4682 esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını,davalıların haksız olarak itiraz etmeleri üzerine takibin durduğunu belirterek itirazın iptali ile takibin devamına, %40 icra inkar tazminatına karar verilmesini talep etmiştir. Davalılar vekili,davacının taşınmazları davalılardan H.. Y..'a kiraladığını,diğer davalıların kiracı olmadıklarını,sulama ile ilgili elektrik parasının davacıya ödendiğini belirterek davanın reddine savunmuş,Mahkemece her üç davalı yönünden de davanın kabulüne karar verilmiştir.Davacı vekili, yazılı kira sözleşmesi sunamamış,davalılar vekili davalılardan H.. Y..'ın sözlü kira akdi gereğince kiracı olduğunu kabul edip diğer davalıların kiracı olmadığını belirterek kiracılığa karşı çıkmıştır. Bu durumda davacı, kira ilişkisini ve davalıların tümünün kiracı olduğunu kanıtlamakla yükümlüdür. 1086 sayılı H.U.M.K’nun 288.’nci maddesi(6100 sayılı HMK'nun 200.maddesi) gereğince davacı iddiasını ancak kesin delillerle kanıtlayabilir. Davacı, yazılı kira sözleşmesi ya da başka bir delil sunamamış, mahkemece, davalılardan A.. Y..'ın polis karakolunda verdiği ifade esas alınarak her üç davalının da kiracı olduğu kabul edilmiş ise de, davalı A.. Y..'ın polis karakolunda alınan ifadesinde kendisi ve davalı H.. Y..'ın kiracı oldukları beyan edilmiş ise de davalı Ö.. Y..'ın kiracı olduğuna dair bir beyanı bulunmamaktadır. Bu durumda, davalılardan Ö.. Y..'ın kiracılığı kanıtlanamadığından bu davalı yönünden davanın reddine karar verilmesi gerekirken gerekçe gösterilmeden yazılı şekilde davalı Ö.. Y.. hakkındaki davanın da kabulüne karar verilmesi doğru değildir. Hüküm bu nedenle bozulmalıdır.SONUÇ:Yukarıda 1 nolu bentte açıklanan nedenlerle Birleşen davaya ilişkin hükmün ONANMASINA, 2 ve 3 nolu bentte açıklanan nedenlerle Asıl davaya ilişkin hükmün davalılar Abdullah ve H.. Y.. yönünden ONANMASINA,davalı Ö.. Y.. yönünden BOZULMASINA ve onanan kısım için aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edenden alınmasına 17.02.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.