MAHKEMESİ :Ağır Ceza MahkemesiSUÇ : Beden veya ruh sağlığını bozacak şekilde çocuğun nitelikli cinsel istismarı, kişiyi hürriyetinden yoksun kılmaHÜKÜM : Çocuğun nitelikli cinsel istismarı ve kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçlarından mahkûmiyetDÜŞÜNCE : Onama, bozmaİlk derece mahkemesince verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü:Sanık hakkında kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan kurulan hükmün incelenmesinde;Hükümden sonra 5237 sayılı TCK'nın 53. maddesi ile ilgili olarak Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarihli, 29542 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 gün ve 2014/140 Esas, 2015/85 Karar sayılı ilamıyla verilen iptal kararının infaz aşamasında nazara alınması mümkün görülmüştür.Delillerle iddia ve savunma; duruşma göz önünde tutularak tahlil ve takdir edilmiş, sübutu kabul olunan fiilin unsurlarına uygun şekilde tavsif ve tatbikatı yapılmış bulunduğundan, sanık müdafii ile katılan vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA,Sanık hakkında çocuğun nitelikli cinsel istismarı suçundan kurulan hükmün temyiz incelemesine gelince;Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma ve kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine,Ancak;Mağdureyle ilgili olarak ... Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Hastanesi tarafından düzenlenen 05.05.2010 raporda “Mağdurenin olayla ilgili olarak ruh sağlığının bozulduğu, fakat bu bozukluğun geçici olabileceğinin” bildirilmesi karşısında anılan raporun hüküm kurmaya elverişli olmaması nedeniyle mağdurenin dava dosyası ve hükmün gerekçe kısmında belirtilen mağduresi olduğu Uğur isimli kişiyle ilgili dosyanın da onaylı örneği temin edilip belirtilen dosyalarla birlikte ... Adli Tıp Kurumu 6. İhtisas Kuruluna sevk edilerek dava konusu olay nedeniyle ruh sağlığının bozulup bozulmadığı hususunda aldırılacak yeni rapor doğrultusunda sanık hakkında TCK'nın 103/6. maddesinin uygulanıp uygulanmayacağı hususunun değerlendirilmesi gerekirken eksik araştırmayla yazılı şekilde hüküm kurulması,Hükümden sonra Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 günlü, 29542 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 gün ve 2014/140 Esas, 2015/85 Karar sayılı ilamı ile 5237 sayılı TCK'nın 53. maddesi yönünden kısmi iptal kararı verildiğinden, anılan husus nazara alınarak yeniden değerlendirme yapılmasında zorunluluk bulunması,Kanuna aykırı, sanık müdafii ile katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 18.02.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.