Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 14524 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 11901 - Esas Yıl 2014





Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :Alacaklı tarafından borçlular hakkında yürütülen icra takibinde, şikayetçi 3. kişi Ç.... A.Ş. icra mahkemesine başvurusunda anonim şirketin hisselerinin ilmühabere bağlanması nedeniyle şirket ortağı hakkındaki haczin pay defterine işlenmesinin mümkün olmadığını ileri sürerek icra müdürlüğü işleminin iptalini talep etmiş, mahkemece; talimatta olmayan şekilde söz konusu şirkette şirket paylarının haczedilip haczin pay defterine işlenmesi doğru olmadığından şikayetin kabulüne karar verilmiştir.Anonim şirketlerde hisse senedi çıkarılması zorunluluğu yoktur. Hisse senedi çıkarılmış ise, bunlar İcra İflas Kanunu'nun menkul mallarla ilgili haciz ve muhafaza hükümlerini düzenleyen 88. maddesi uyarınca icra müdürlüğünce haczedilebilir ve muhafaza altına alınır. Hisse senedi çıkarılmamış ise, borçlunun üçüncü kişi nezdinde bulunan ve henüz kıymetli evraka bağlanmamış hisse hakları İİK'nun 94. maddesi gereğince şirkete haciz yazısı tebliğ olunarak haczedilir. Borçlunun hissesinin haczedildiğinin tebliği üzerine, anonim şirketçe, haczin şirket pay defterine işlenmesi zorunlu olmakla birlikte, haciz, şirket pay defterine işlenmemiş olsa bile şirkete tebliğ tarihinde yapılmış sayılır. Öte yandan icra müdürü mahalline (şirket merkezine) bizzat giderek, haczi şirkete tebliğ etmek suretiyle ve bu hususu tutanakla tespit ederek çıplak pay haczini yapabilir. Bu durumda da, haczin şirkete tebliğ edildiği tarih haciz tarihi sayılır. Anonim ve hisseli komandit şirketlerin henüz kıymetli evrak niteliğinde senede bağlanmamış hisselerinin haczinde İİK'nun 94. maddesi doğrultusunda yapılan tebliğden sonra şirket idaresi itirazda bulunmamış veya itiraz reddedilmiş ise hisselerin borçlu adına ve hesabına şirket nezdinde ve mamelekinde bulunduğu kesinleşir.Somut olayda şikayetçi şirketin hisse senedi çıkardığı yönündeki iddiası hakkında mahkemece, resmi kayıtlar incelenerek bir tespit yapılmamıştır.O halde, mahkemece gerektiğinde bilirkişi aracılığıyla şirketin resmi kayıt, defter ve belgeleri incelenmek suretiyle, pay senedi çıkarılıp çıkarılmadığı araştırılarak, yukarıdaki ilkeler doğrultusunda oluşacak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir.SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366. ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 15/05/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.