Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 1432 - Karar Yıl 2013 / Esas No : 157 - Esas Yıl 2013





Taraflar arasındaki “boşanma vs.” davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Kayseri 1.Aile Mahkemesi’nce davanın kısmen kabulüne dair verilen 25.02.2011 gün ve 2010/981 E., 2011/199 K. sayılı kararın incelenmesi davacı vekili ve davalı vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 2.Hukuk Dairesi’nin 07.06.2012 gün ve 2012/10507 E., 2012/15589 K. sayılı ilamı ile;(...1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre davalının tüm, davacının ise aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir.2-Davacı; dava dilekçesinde ziynetlerinin iadesini de talep etmiştir. Bu istek, boşanmanın eki niteliğinde olmayıp, değer ölçüsüne göre ayrıca harca tabidir. Davacı başvurma harcı yatırdığına göre, yatırılan başvurma harcı dava dilekçesindeki tüm talepleri kapsar. O halde talep edilen ziynetlerin dava dilekçesinde gösterilen değeri üzerinden nispi peşin harç noksanlığının tamamlaması için davacıya süre tanınmalı (Harçlar K.m.30-32) eksik harcın tamamlanması halinde talebin esası incelenmelidir. Bu yönde işlem yapılmadan yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir...) gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda, mahkemece önceki kararda direnilmiştir.HUKUK GENEL KURULU KARARIHukuk Genel Kurulu’nca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:Dava, evlilik birliğinin temelinden sarsıldığı iddiasına dayalı boşanma, tazminat ve yoksulluk nafakası istemine ilişkindir. Davacı vekili, davalının evlilik birliğinin yüklediği görevleri yerine getirmediğini ileri sürerek boşanma ve diğer isteklerde bulunmuştur. Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur.Mahkemece, evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına neden olan olaylarda davalının ağır kusurlu olduğu gerekçesi ile tarafların boşanmalarına, davacı kadın lehine maddi ve manevi tazminat ile yoksulluk nafakasına hükmetmiştir.Tarafların temyizi üzerine, Özel Dairece yukarda aynen alınan gerekçelerle hüküm bozulmuştur. Yerel Mahkemece, önceki kararda direnilmiştir.Direnme kararını temyize davacı vekili getirmiştir. Hukuk Genel Kurulu önüne gelen uyuşmazlık; ziynet eşyalarının iadesi hakkında usulüne uygun açılmış bir dava bulunup bulunmadığı, dava dilekçesinde yer alan bu yöne ilişkin talebin nisbi harcı tamamlanarak, incelenip karar altına alınabilip alınamayacağı noktasında toplanmaktadır. Davacının mahkemeye sunduğu dava dilekçesi incelendiğinde; 7.bendinde aynen; “ Müvekkilem davalı tarafından dövülerek ortak konuttan gönderildiği için müvekkilem ortak konutta bulunan özel eşyalarını ve takılarını alamadan ortak konuttan ayrılmıştır.Müvekkilime ait olan 5 adet kalın burma bilezik,3 adet bilezik 2 adet kolye ve küpeleri davalıda kalmıştır.Müvekkilimin davalıda kalan ziynet eşyalarına karşılık fazlaya ilişkin haklarımız saklı kalmak kaydıyla 5.000 TL ,evlilik birliğinden beklediği maddi menfaat kaybı nedeni ile de 15.000 TL olmak üzere toplam 20.000 TL maddi tazminat talep ediyoruz.” şeklinde beyanda bulunduğu, dava dilekçesinin sonuç kısmında ise, istenilen tazminat miktarı olarak 20.000 TL belirtildiği anlaşılmaktadır. Maddi tazminat miktarı olarak istenilen 20.000 TL içerisinde, 5000 TL ziynet eşyalarına ilişkin miktarın olduğu açıktır. Davacının açılan dava için başvurma harcı yatırdığı konusu da tartışmasızdır.Öyle ise, ziynetlerin dava dilekçesinde gösterilen değeri üzerinden nispi peşin harç noksanlığının tamamlaması için davacıya süre tanınmalı (Harçlar K.m.30-32), eksik harcın tamamlanması halinde talebin esası incelenmelidir.Açıklanan nedenlerle, Özel Daire bozma ilamında belirtilen gerekçelerle, Hukuk Genel Kurulu’nca da benimsenen bozma ilamına uyulmak gerekirken, önceki kararda direnilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Bu nedenle direnme kararı bozulmalıdır. SONUÇ: Davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile, direnme kararının Özel Daire bozma kararında gösterilen nedenlerden dolayı 6217 sayılı Kanunun 30.maddesi ile 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’na eklenen “Geçici madde 3” atfıyla uygulanmakta olan 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun 429. Maddesi gereğince BOZULMASINA, istek halinde temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, aynı kanunun 440.maddesi uyarınca, hükmün tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 02.10.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.