İcra mahkemesince verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı karar, davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.Uyuşmazlık, kesinleşen icra takibi nedeniyle kiralananın tahliyesi istemine ilişkindir. Mahkemece, tahliyeye karar verilmiş, karar davalı tarafından temyiz edilmiştir.Alacaklı vekili tarafından, kiracı borçlunun kira borcunu ödemediğinden bahisle 09.06.2014 tarihinde icra takibi başlatıldığı, davalıya gönderilen örnek 13 nolu ihtarlı ödeme emrinin davalı borçluya 11.06.2014 tarihinde tebliğ edildiği görülmüştür. Davacı vekili 29.08.2014 tarihinde açtığı dava ile davalının tahliyesini istemiştir. Davalı borçlu Karadeniz Ereğli 1. Asliye Hukuk Mahkemesi’ nin 2013/73 Esas sayılı dosyasında 16.08.2013 tarihli tedbiren iflas erteleme kararını sunmuştur.İİK.nun 179/b maddesi açıkça erteleme kararı üzerine borçlu aleyhine 6183 Sayılı Kanuna göre yapılan takiplerde dahil olmak üzere hiçbir takip yapılamaz ve evvelce başlamış takipler durur, hükmünü getirmiştir. Zira İİK.nun 179/b maddesi iflasın ertelenmesinden beklenen faydanın gerçekleşmesi şirket veya kooperatif aleyhine başlamış icra ve iflas takiplerinin durmasına bağlıdır. İflasın ertelemesi kurumu alacaklıların çıkarlarını dengeli bir şekilde korumayı amaçladığından konkordato ile benzerlik arz eder. Ancak yasada öngörülen istisnalar dışında takiplerin duracağı kabul edilmezse mali durumun düzelmesi imkansızlaşır. Bu nedenle 6183 Sayılı Kanun uyarınca başlatılmış bulunan takiplerin durması kabul edilerek Devlet açısından dahi bir ayırım yapılmamıştır. Borçlu şirketin iflasının ertelenmesi kararına rağmen taşınmazdan tahliyesinin infazının yapılması halinde borçlunun tahliye işlemi nedeniyle karşılaşacağı maddi ve manevi anlamdaki sıkıntılar İİK.nun 179/b maddesinin amacına ve ruhuna aykırı olacaktır. Davalı borçlu hakkında dava tarihinden önce tedbir yolu ile iflas erteleme kararı verilmiş olması nedeniyle mahkemece iflas erteleme kararı incelenerek sonucuna göre karar vermek gerekirken, tahliye kararı verilmesi usul ve yasaya aykırıdır.Karar bu nedenle bozulmalıdır.SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı HMK.ya 6217 Sayılı Kanunla eklenen geçici 3.madde hükmü gözetilerek HUMK.nın 428 ve İİK.nın 366.maddesi uyarınca kararın BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 18.12.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.