MAHKEMESİ : NAZİLLİ 2. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 15/07/2010NUMARASI : 2006/164-2010/245Taraflar arasında görülen davada;Davacı, maliki olduğu 438 ada 24 sayılı parseldeki 5 numaralı dairesinin duvarının davalılar tarafından yıkılıp kendi meskenleriyle birleştirilmek suretiyle işgal edildiğini ileri sürerek, elatmanın önlenmesi, eski hale getirme ve tazminat isteğinde bulunmuştur.Davalılar, davanın reddini savunmuştur.Mahkemece, haksız işgalin keşfen saptandığı gerekçesiyle taşınmaza elatmanın önlenmesine, eski hale getirilmesine ve kısmen ecrimisile karar verilmiştir.Karar, davalılar tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü.Dava, kat irtifakı kurulu bağımsız bölüme elatmanın önlenmesi, eski hale getirme ve tazminat isteklerine ilişkindir.Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.Dosya içeriği ve toplanan delillerden, dava dilekçesinde dava değerinin, talep edilen ecrimisil miktarı ve eski hale getirme bedeli toplamı üzerinden gösterildiği ve bu değer üzerinden harç yatırıldığı, el atmanın önlenmesi isteği bakımından bir değer gösterilmediği gibi, yargılama sırasında da bu yönden harç ikmali yapılmadığı anlaşılmaktadır.Bilindiği üzere, 492 Sayılı Harçlar Yasası, harcın alınmasını veya tamamlanmasını tarafların isteklerine bırakmayıp, anılan hususun mahkemece kendiliğinden gözetileceğini düzenlemiş ve buyurucu nitelikteki 32. maddesinde, yargı işlemlerinden alınacak harçlar ödenmedikçe müteakip işlemlerin yapılamayacağını öngörmüştür. Hal böyle olunca, öncelikle davada diğer isteklerle birlikte ileri sürülen el atmanın önlenmesi isteği bakımından çekişmeli taşınmazla ilgili olarak davacı tarafından bir değer belirtilmediği gözetilmek suretiyle; davacıya çekişme konusu taşınmazın dava değerinin sorularak açıklattırılması, değere itiraz edilmesi halinde keşfen saptanacak dava değeri üzerinden peşin harcın tamamlattırılması, bu koşul yerine getirildiği takdirde davaya devam edilmesi gerekirken, anılan husus gözardı edilerek işin esası bakımından hüküm kurulması doğru değildir. Davalıların, temyiz itirazı açıklanan nedenden ötürü yerindedir. Kabulüyle, hükmün HUMK.'nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, bozma nedenine göre diğer hususların incelenmesine şimdilik yer olmadığına, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 22.12.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.