Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 1375 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 2362 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiKATILAN SANIKLAR : ..., ...SUÇ : Basit cinsel saldırı, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma (katılan sanık ...), tehdit, hakaret (katılan sanık ...)HÜKÜM : Katılan sanık ...'ın atılı suçlardan mahkûmiyet ile katılan sanık ...'ın müsnet suçlardan beraatineDÜŞÜNCE : Onama, bozmaİlk derece mahkemesince verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü:Katılan sanık ... hakkında kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan kurulan mahkûmiyet hükmü ile katılan sanık ... hakkında tehdit ve hakaret suçlarından verilen beraat kararlarının incelenmesinde;Katılan sanık ... hakkında kurulan mahkumiyet hükmünden sonra 5237 sayılı TCK'nın 53. maddesi ile ilgili olarak Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarihli, 29542 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 gün ve 2014/140 Esas, 2015/85 Karar sayılı ilamıyla verilen iptal kararının infaz aşamasında nazara alınması mümkün görülmüştür.Delillerle iddia ve savunma; duruşma göz önünde tutularak tahlil ve takdir edilmiş, beraati ve sübutu kabul olunan fiillerin unsurlarına uygun şekilde tavsif ve tatbikatları yapılmış bulunduğundan, katılan sanık ... ile katılanlar vekili ve katılan sanık ... müdafiin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, ... hakkında kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan kurulan mahkûmiyet hükmü ile ... hakkında tehdit, hakaret suçlarından verilen beraat kararlarının ONANMASINA,Katılan sanık ... hakkında basit cinsel saldırı suçundan kurulan hükmün temyiz incelemesine gelince;Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma ve kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine,Ancak;Adli Tıp Kurumunun bilinen istikrarlı uygulamalarına göre, reşit olan mağdurenin ruh sağlığındaki bozulmanın tam olarak tesbit edilebilmesi için gerekli muayenenin suç tarihinden itibaren en az oniki ay geçtikten sonra yapılması gerektiği, 03.03.2012 tarihinde gerçekleşen olay nedeniyle mağdurenin ruh sağlığının bozulmadığına dair ... Üniversitesi Sağlık Uygulama ve Araştırma Merkezi tarafından oniki aylık süreden önce düzenlenen 03.04.2012 günlü raporun bu nedenle eksik olduğu gözetilerek, tekrar usulune uygun olarak Adli Tıp Kurumu İlgili İhtisas Kurulu yada Adli Tıp Kurumu Kanununun 7, 23 ve 31. maddeleri gereğince teşekkül ettirilmiş Yüksek Öğrenim Kurumları veya birimlerine bağlı hastanelerden rapor alındıktan sonra, sanığın cezasının TCK'nın 102/5. maddesiyle arttırılıp arttırılmayacağı hususunda karar verilmesi gerektiği gözetilmeden eksik araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması,Hükümden sonra 28.06.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanunun 58, 59, 60 ve 61. maddeleri ile 5237 sayılı Kanunun 102, 103, 104 ve 105. maddelerinde yer alan cinsel dokunulmazlığa karşı işlenen suçların yeniden düzenlenmesi karşısında; 5237 sayılı TCK'nın 7/2. madde-fıkrasındaki "Suçun işlendiği zaman yürürlükte bulunan kanun ile sonradan yürürlüğe giren kanunların hükümleri farklı ise, failin lehine olan kanun uygulanır ve infaz olunur" hükmü gözetilerek, lehe olan hükmün, önceki ve sonraki kanunların bütün hükümleri olaya uygulanarak ortaya çıkan sonuçların birbirleriyle karşılaştırılması suretiyle belirlenmesi, her iki kanunla ilgili uygulamanın denetime imkan verecek şekilde kararda gösterilmesi ve Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 günlü, 29542 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 gün ve 2014/140 Esas, 2015/85 Karar sayılı ilamı ile 5237 sayılı TCK'nın 53. maddesi yönünden kısmi iptal kararı verildiğinden, anılan hususlar nazara alınarak yeniden değerlendirme yapılmasında zorunluluk bulunması,Kanuna aykırı, katılan sanık ... ile katılanlar vekili ve katılan sanık ... müdafiin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 17.02.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.