MAHKEMESİ : . Ağır Ceza MahkemesiSUÇ : Kasten yaralama sonucu ölüme neden olma, kasten öldürme.TÜRK MİLLETİ ADINAMaktul .yönelik olarak sanık . hakkında kasten yaralama sonucu ölüme neden olma suçundan kurulan mahkumiyet hükmü ile sanık . hakkında kasten öldürme suçundan kurulan beraat hükmünün Cumhuriyet savcısı ve sanık . müdafiinin temyizi üzerine yapılan incelemesinde;1)Hükümde ve gerekçeli karar başlığında sanık . adının . olarak, 20.12.2011 olan tahliye tarihinin ise 20.12.2012 olarak gösterilmesi,2)Oluşa ve dosya içeriğine göre, maktul .olay yerine götüren taksi şöförü tanık . maktulün araçta bulunduğu sırada aşırı alkollü olduğuna ancak kendisini bilecek durumda ve bilincinin yerinde olduğuna, yüzünde de herhangi bir yara izinin olmadığına ilişkin beyanları; sanık . olay yerinde maktulün kendileri tarafından darp edildiğine yönelik suçlamaları reddetmesine ve maktulün de kendilerinin yanında bulunduğu sırada düştüğüne yönelik herhangi bir anlatımının bulunmamasına rağmen, oğlu olan sanık . maktulün olay yerinde kendisini yere attığına ve çarpmanın etkisi ile kriz geçirir gibi bir duruma geldiğine yönelik savunması ile tanık . de olay yerine geldikten sonra sanık . ne olduğunu sorması üzerine anılanın kendisine maktulün ikametin avlusuna düştüğünü ve yaralandığınısöylediğine ilişkin beyanları; maktulün mevcut yaralanmasının düşme sonucu olduğunun iddia ve mahkemece kabul edilmesine rağmen maktule ait otopsi raporuna göre baş ve boyun bölgelerinde birden fazla ve farklı yerlerde olmak üzere ekimoz, hematom ve kanama alanları ile kırık hatlarının tarif edilmesi; maktulün 10.03.2010 günü saat 20.00 sıralarında sanıkların ikametine geldiği ve bir süre sonra evine gitmek üzere oradan ayrıldığının iddia edilmesine rağmen bu saatten yaklaşık 5 saat sonra 11.03.2010 günü saat 01.00 sıralarında olayın olduğu yerden farklı bir mahallede hakkında sarhoşluk nedeniyle etrafa rahatsızlık verdiği yönündeki ihbar üzerine olay yerine giden emniyet mensuplarınca bulunması ve maktulü yaralı halde bulan ve tanık olarak da dinlenen emniyet mensuplarının maktulün çevreye rahatsızlık verecek ve kendi başına evine gidebilecek durumda olmadığına ve maktülün kendisi hakkında "dövdüler" şeklindeki ilişkin beyanları karşısında; sanıklar ve tanıklar hazır edilmek suretiyle olay yerinde ve maktulün emniyet mensuplarınca yaralı olarak bulunduğu yerde keşif yapılarak, maktulün düştüğü iddia edilen yerin belirlenmesi ve fotoğraflandırılmasının yapılması, tespit edilen bu yer ile maktulün bulunduğu yer olan 11.03.2010 tarihli tutanakta geçen yer arasındaki mesafenin ne kadar olduğunun belirlenmesi, dosyanın bir bütün halinde Adli Tıp Kurumu ilgili ihtisas kuruluna gönderilerek maktulde tarif edilen yaraların, olay yerindeki zemin koşulları da gözetilerek tek veya birden fazla darbeyle mi oluştuğu, yere düşmeyle oluşup oluşmayacağı ve mevcut yarayla maktulün olay yeri ile bulunduğu yer arasındaki tespit edilen mesafeyi tek başına herhangi bir yardım almadan yürümek suretiyle gidip gidemeyeceğinin sorulması ve sonucuna göre sanıkların hukuki durumlarının belirlenmesi gerektiği gözetilmeden, sanık .ile maktul arasında yaşanan itiş kakış sırasında maktulün dengesini kaybederek merdivenlerden düştüğü şeklindeki çıkarıma dayalı gerekçe ile yazılı şekilde sanık . hakkında kasten yaralama sonucu ölüme neden olma suçundan mahkumiyet, sanık. hakkında ise kasten öldürme suçu yönünden beraat kararı verilmesi,Bozmayı gerektirmiş olup, Cumhuriyet savcısının ve sanık . müdafiinin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görüldüğünden, sair yönleri incelenmeyen hükümlerin sanık .yönünden CMUK.nun 326/son maddesi gözetilmek taydıyla öncelikle bu nedenlerle kısmen tebliğnamedeki düşünce gibi BOZULMASINA, 21/03/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.